İnsanlığın yüzyıllardır tükettiği, faydaları saymakla bitmeyen ülkemizdeki dört denizin incisi balık!
Sağlık açısından uygun besinleri seçmeye özen gösterdiğimiz bu günlerde, özellikle kaliteli protein, uzun zincirli çoklu doymamış yağ asitleri (omega-3 yağ asitleri), vitaminler ve minerallerden zengin balığın faydaları saymakla bitmiyor.
Balıkların besin bileşenlerinin incelenmesine yönelik çalışmalara ve sağlık üzerindeki etkilerine bakıldığında biyoyararlanımı yüksek bir protein kaynağı diyebiliriz. Balık proteini, et proteinine göre daha az bağ doku proteini içerir ve elastin içermez. Bu nedenle balık proteini kolaylıkla sindirilmektedir. Ayrıca fosfor, selenyum ve iyot mineralleri bakımından zengindir. Vitaminler açısından değerlendirildiğinde A ve D vitaminleri açısından iyi bir kaynak olduğu görülmektedir.
Balığı Neden Tüketmeliyiz?
Kanserden korunun!
Balık yağlarının kanser hastaları üzerinde direkt tedavi edici etkisinden çok hastalıktan korunma etkisi daha yaygın olarak görülmektedir. Kanda bulunan EPA ve DHA gibi balık yağlarının seviyesi ile prostat kanseri arasında bir ilişkinin olduğunu ortaya koyan çalışmalar yapılmıştır. “Dokozahekzaenoik Asit” ve “Eikozapentaenoik Asit” şeklinde oldukça uzun ve telaffuzu zor isimleri olan kısaltmalarıyla DHA ve EPA omega-3 yağ asitleridir. Her ikisi de son derece önemli mucize maddeler olmakla birlikte balıkların içerisinde çokça bulunmaktadır.
Bağırsaklarınız için,
İltihaplı bağırsak hastalıklarına karşı balık tüketiminin koruyucu etkisi olduğu bilinmektedir.
Astımdan korunun!
Balık yağları, kan damarlarının yüzeyini genişletip dokulara daha fazla oksijen girişine yardımcı olmaktadırlar. Astım hastalığı özellikle çocuklarda nefes darlığı şeklinde kendisini gösteren bir hastalıktır. Balık tüketiminin çocukların %20-25’inde görülen astım hastalığına etkili olduğu yapılan çalışmalarla da kanıtlanmıştır. Wyoming Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada astım hastası ve sigara kullanmayan 19-25 yaş grubundaki bireyler incelenmiş ve ortalama günde 3 gram balık yağı tüketenlerin %40’ının nefes alma yeteneği önemli ölçüde gelişmiştir.
Göz sağlığınız için,
Balığın içerdiği DHA göz sağlığının korunmasında çok önemlidir. Ayrıca içerdiği A vitamini özellikle karanlıkta görmeyi sağlamaktadır. Omega-3 yağ asitleri retinanın işlevini yerine getirmesinde yardımcıdır.
Kalp ve damar sağlığınız için,
Balık tüketmek kanın pıhtılaşma riskini azaltır ve halk arasında iyi kolesterol olarak bilinen HDL kolesterolü yükseltir. Bunu sağlayan omega-3 yağ asitleridir. Ayrıca omega-3 yağ asitlerinin trigliserit seviyeleri üzerinde etkili olduğu ve %15-30 oranında azalttığı yapılan çalışmalarca gösterilmektedir.
Omega-3'ün bir diğer olumlu etkisi olarak kan basıncını düşürdüğünü söyleyebilirim. Yüksek kolesterolü ve yüksek tansiyonu olan bireylerin omega-3 tüketmesi, kolesterol ve tansiyon seviyelerini düşürmede etkilidir. Haftada en az bir kez balık tüketmek ya da günde 0.5 g balık yağı tüketmek, kalp krizi geçiren hastaların hayatta kalma oranlarını %30 artırmaktadır.
Beyin fonksiyonlarınız için,
Çalışmalar bol miktarda balık tüketen insanların yaşlılık dönemlerinde demans (bunama) ve hafıza problemleriyle daha az karşılaştıklarını göstermiştir. İnsan beyninin hemen hemen %60’ı yağdır ve bu yağın çoğunu omega-3 yağ asitleri oluşturur.
Ruh sağlığınız için,
Finlandiya’da yapılan bir çalışmada, balık tüketiminin depresyon ve intihar olaylarını azalttığı belirtilmiştir. Bu çalışmada depresyon belirtileri ve intihar eğilimleri olan 1767 Finli incelenmiş ve bunlardan haftada en az iki kez balık tüketenlerde depresyon riskinin %37, intihar eğiliminin ise %43 oranında azaldığı görülmüştür.
Özetleyecek olursak,
Beyin sağlığımızdan kalp sağlığımıza, kanserden korunmadan astıma birçok durumda sağlığımıza faydalı olan omega-3 yağ asitlerinden zengin beslenmek için balığı mevsiminde sofralarımızdan eksik etmemek lazım.