Ormanlık alanların yok olduğunu ifade eden CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, maalesef 20 yıl boyunca ormanlarımız AKP iktidarının tehdidi altında olduğunu ifade etti.
Bakırlıoğlu yaptığı açıklamada; “21-26 Mart tarihleri orman haftası olarak kutlandı. Ve maalesef 20 yıl boyunca ormanlarımız AKP iktidarının tehdidi altında kaldı. Herkes ormanların öneminden bahseder ama korunması konusunda aynı özeni göstermediğimizi ifade etmek isterim. Dünyada karbon tüketiminin en fazla yapıldığı en önemli yutak alanlarının başında ormanlar geliyor.
Ormanlar; iklim kriziyle mücadelede en önemli araçlarımızdan birisi, toprağımızı koruyan, suyun ve havanın temizlenmesini sağlayan alanlar. Ormanlar, AKP iktidarının baskısı ve yıkımı altında kaldı. Yangınlar, tahsisler yüzünden orman alanları yok ediliyor. Ama resmi açıklamalara baktığımız zaman orman alanları büyüyor.
Dünyada orman varlığını en fazla artıran ülke konumunda olduklarını da iddia ediyorlar. Ancak gerçekler ne yazık ki öyle değil.
“Verimsiz orman” denilen ve 2015 yılından itibaren de “boşluklu kapalı orman” olarak adlandırılan alanlar uluslararası tanımlamada “orman” olarak değil, “ağaçlık alan” olarak değerlendirilmesine rağmen envantere “orman” olarak eklenmiştir.
Orman varlığımız 23 milyon hektar olarak açıklanıyor. Ülke yüzölçümünün neredeyse yüzde 30’u aslında uluslararası tanıma ve normlara göre orman alanı 13,7 milyon hektar. Yani 9,5 milyon hektarı boşluklu kapalı orman, ağaçlık olarak geçiyor.
Bir başka konu orman vasfını yitiren alanların hala envanterde orman olarak görünmesi. Buna bir örnek İstanbul Havalimanı. Öyle ki 13 milyon ağaç kesilen, 7 bin hektar orman arazisi üzerine kurulan havalimanı envanterde hâlâ orman olarak görülmektedir. Çünkü yeni bir envanter çalışması yapılana kadar da öyle kalacak.
Yangın Başına Yanan Orman Alanı Her Yıl Büyüyor
2014 yılında yangın başına ortalama 1,4 hektar alan yanıyormuş, 2020 yılında 20.971 hektar orman alanı yanmış ve yangın başına yanan alan miktarı 6,2 hektara çıkmış.
2021 yılı içinde resmi rakamlara göre 139 bin hektar, bazı kaynaklara göre 170 bin hektar ormanımız yandı. Orman Genel Müdürlüğünün resmi rakamlarına göre yangın başına yanan orman alanı miktarı 50 hektar. Yani 500.000 metrekare.
Kaybın bu kadar fazla olmasının nedeni, hiç şüphe yok ki basiretsiz yönetim. Bakanlık 2020 yılında Türk Hava Kurumu uçaklarını hangarda çürümeye terk etti. Başka ülkelerden yangın söndürme uçağı kiralama ihalesine çıkıldı.
Yangın sezonu başladıktan sonra yangın işçisi alımı yapılıyor. Sonra personel yetersizliği yüzünden orman yangınları söndürülemiyor, işçiler yangınlarda hayatını kaybediyor.
Tahsisler Yüzde 170 Arttı
Ormanları tehdit eden diğer faktör, madencilik başta olmak üzere yapılan tahsisler.
Maden Kanunu’nda yapılan değişikliklerle iktidarınız döneminde maden tahsisi katlanarak artmıştır.
Öyle ki 2003-2015 yılları arasındaki on üç yıllık AKP iktidarı döneminde bir önceki on üç yıllık dönemi kıyasladığımız zaman maden tahsis sayısının yüzde 143, tahsis edilen alanın ise yüzde 170 arttığını görmekteyiz. Bu artışlar orman varlığını artık tehdit eder noktaya getirmiştir.
Bu noktada Orman Genel Müdürlüğü’nün Sayıştay raporlarına yansıyan denetim zafiyeti tehlikeyi daha da arttırmaktadır. Denetim raporuna göre, inceleme yapılan 649 maden izin sahasının 152’sinde izinsiz yapılar ve sınır aşımları tespit edilmiştir ve aynı Sayıştay raporlarında tahsis konusunda Orman Genel Müdürlüğü’nün “kamu yararı” kavramını gözetmeden hemen her projeye olur verdiği belirtilmektedir.
Ormanlarda Ciddi Bir Denetimsizlik Var
Denetimsizlik, rehabilitasyon çalışmalarında da göze çarpmaktadır. Özetle, ormanlarımız birçoğu yabancı maden şirketi tarafından talan edilmekte, tahsis sayısı katlanarak artmaktadır. Ormanları korumaktan sorumlu Orman Genel Müdürlüğü kamu yararı gözetmeden önüne gelen her projeye olur vermekte ve denetim görevini yerine getirmemektedir. Benzer şeyleri turizm, eğitim kurumları ve büyük altyapı projeleri için yapılan tahsislerde de görmekteyiz. Tahsis sayıları ve tahsis edilen alanlar katlanarak artmaktadır. Bu alanlar faaliyet sonunda rehabilite edilmediğine, bu konuda bir işlem yapılmadığına ilişkin bulgular her yıl Sayıştay raporlarında yer almaktadır.
Odun Üretimi Orman Yağmasına Döndü
2017 yılında 18,5 milyon metreküp olan endüstriyel odun üretim, 2022 yılında 25,8 milyon metreküpe çıkmıştır. Yakacak odun üretimi ise 6,1 milyon metreküp.
Özellikle endüstriyel odun üretiminde olağanüstü bir artış vardır.
2007 yılından günümüze başta MDF, sunta üretiminde kullanılan lif yonga olmak üzere, endüstriyel odun üretiminin 3 kat arttığını görmekteyiz.
Benzer artışı yıllık odun üretimi/artım oranında da görmekteyiz. Yıllık toplam üretimin, orman varlığının metreküp cinsinde artışına oranı.
Ormancılığın sürdürülebilir olması için önemli olan bu oran 1999-2019 yılları arasında yüzde 40-50 arasında değişmekteyken, 2022 yılında yüzde 65’e çıkmış yani üretimde tehdit boyutuna ulaşan bir artışla karşı karşıyayız.
Maryland Üniversitesi Küresel Orman İzleme Örgütü‘nün hazırladığı verilere göre 2001-2018 yılları arasında Türkiye ormanlık alanlarının yüzde 4,1’ini kaybetmiştir.
Ciddi bir ormansızlaşma süreciyle karşı karşıyayız ve sorun, iktidarın tercihlerinden ve politikalarından kaynaklanmaktadır.
Ormanları Koruyacağız
Bu kötü gidiş 13. Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ile elbet son bulacak.
Sürdürülebilir ormancılık için orman varlığını artıracak tedbirleri alacağız.
Öncelikle orman tanımımın, uluslararası orman tanımıyla uyumlu hâle getirilmesi ve orman envanterine ilişkin verileri uluslararası normlara uygun hâle getirmemiz gerekmektedir.
Yangınla mücadelede gerek alet ekipman ve personel gücü oluşturulacak, yangın söndürme işçileri kadrolu olacaktır. Devletin yangın söndürme uçakları helikopterleri olacak. Kiralama işinden vazgeçilecek.
Madencilik ve diğer faaliyetler için tahsislerde sınırlamaya gidilecek. Madencilik faaliyeti sonrası alanların rehabilitasyonu konusunda yaşanan aksaklıklara asla taviz verilmeyecek
Hepsinde önemlisi orman alanlarının artırılması için yapılacak planlamalar çerçevesinde çalışmalar yürütülecek.” dedi.