Akhisar Özel Doğuş Hastanesi Üroloji Uzmanı Opr. Dr. Volkan TATLI, Böbrek taşı ve tedavileri hakkında bilgilendirmede bulundu.

Yaygın olarak görülen böbrek taşı hastalığı hakkında bilinmeyenleri ve tedavi yöntemi hakkında bilgilendirmede bulunan Opr. Dr. Volkan Tatlı, hastalığın belirtileri olmasa da her bireyin genel kontrol yaptırması ve hastalığın teşhisinin önceden belirlenmesi gerektiğini dile getirdi. Böbrek taşı hastalığının ciddi bir hastalık olduğunu, gerekli tedavi ve muayenenin yapılmaması durumunda sürecin sonunda böbrek yetmezliğine kadar gidebileceğini de dile getiren doktor TATLI; “Böbrek kanalları içerisinde genellikle bilinmeyen nedenlere bağlı olarak bazı minerallerin birleşerek oluşturduğu sert yapılara böbrek taşı adı denilir. Erkeklerde kadınlara oranla 3 kat daha yaygın olarak görülen bu hastalık, bir kez oluştuğu takdirde tedavi ile yok edilse bile çoğunlukla tekrarlama eğilimi gösterir. Her yaşta görülebilmekle birlikte 30'lu yaşlardaki bireylerde daha sık gözlenir. Böbrek taşları tedavi edilmemesi durumunda böbrek kanallarının tıkanmasına yol açar ve bu da böbrek içerisinde basınç artışına neden olarak şiddetli ağrı ile birlikte organın fonksiyonlarında bozulmalara sebebiyet verir. Bu nedenle böbrek taşı olan bireyler, ağrıları olmasa bile mutlaka tedavi olmalıdır.

Şiddetli göğüs, karın ve bel ağrıları, bulantı ve kusma, idrarda kan görülmesi gibi belirtiler böbrek taşının olabileceğini göstermektedir.

Böbrek taşı oluşumunun nedenleri ise tam olarak bilinemese de hastalığın oluşum riskini artıran bazı faktörler vardır. Ailesinde böbrek taşı hastalığı öyküsü bulunan bireylerde bu hastalığa yakalanma olasılığı oldukça yüksektir. Yanlış beslenme alışkanlıkları da böbrekte taş oluşumu riskini arttırabilir.

Kalsiyum taşları, böbrek taşı vakalarının yaklaşık %75'i kalsiyum taşlarından oluşmaktadır.
Ürik asit taşları, genellikle yüksek proteinli diyetle beslenen bireylerde görülen böbrek taşı türüdür.
Sistin taşları, nadir görülen bir böbrek taşı türü olmakla birlikte genellikle metabolik bozukluklardan kaynaklıdır.

Sitruvit (enfeksiyon) taşları, genellikle idrar yolu enfeksiyonlarından kaynaklanan bu taş türü, çok hızlı büyümesi nedeniyle kısa sürede ciddi böbrek hasarına yol açabilmektedir.

Böbrek taşı teşhisleri, Ultrasonografi, Üreteroskopi, Röntgen, Bilgisayarlı tomografi (BT), İdrar analizi ile yapılmaktadır.

Böbrek taşı rahatsızlığında tedavi süreci ve tedavisi, taşın boyutu ve türü gibi faktörlere göre değişkenlik göstermektedir. Özellikle küçük boyutlu taşlarda hekim önerisi doğrultusunda uygulanabilen ilaç tedavilerinin yanı sıra bol su tüketimi ile taşların idrar yolu ile atılımı sağlanabilir. Daha büyük boyuttaki taşlar için önceleri açık ameliyat uygulanmaktaydı. Fakat gelişen teknoloji ve tıbbın ilerlemesi ile zorlu bir iyileşme süreci gerektiren ve hastalığın tekrarlama olasılığını artıran bu yöntem, yerini daha yenilikçi uygulamalara bırakmıştır. Ayrıca taş kırma veya çıkarma işlemleri de uygulanabilir. Bazı durumlarda ise taşın böbrekten doğrudan çıkarıldığı kapalı böbrek taşı ameliyatı olarak da bilinen nefrolitotomi operasyonu tercih edilir.” Dedi.

Üroloji Uzmanı Opr. Dr. Volkan TATLI, tüm bu tedavi yöntemlerinden hangisinin tercih edileceği ürolog tarafından yapılan detaylı muayene sonrasında belirlenmesi gerektiğini de dile getirdi. Ayrıca doktor Tatlı, hastalık belirtisi görülsün yada görülmesin muhakkak 30 yaşını geçen her bireyin bir kere de olsa muayene olması gerektiğini eğer böbreklerde taş varsa kalıcı bir rahatsızlığa dönüşmeden gerekli müdahalenin yapılması gerektiğini tekrardan dile getirdi.