Ziyaretten dolayı memnuniyetini dile getiren Akhisar Ziraat Odası Başkanı Ahmet AKBUĞA “Odamız şu anda 30.555 üyeyle 870000 dekar tarım arazisiyle bölgemizin en büyük odası olmaktadır. Fakat bu kadar arazi varlığı olan ilçemizde sadece 350000 dekar civarı arazi Çiftçi Kayıt Sistemine dahildir. ÇKS’nin her üretici tarafından yapılmaması planlı üretime tam anlamı ile geçilememesinin önündeki engellerden biridir.Örneğin geçen sene Türkiye geneli domates üretim alanı 250000 dekar civarındayken bu sene 550000 dekar olması fabrikaların işleme kapasitesini aşmış fiyat olarak da üreticimiz mağdur olmuştur. Pamukta ise üretim alanının %40 oranında azalması ithalat ihtiyacını artırmıştır. Planlı üretimin önemi ortadadır.” Dedi. Bölgede sulama suyu sıkıntısının gün geçtikçe arttığını ve bununla ilgili de ciddi bir çalışmanın yapılması gerektiği belirten Ziraat Odası Başkanı AKBUĞA geçtiğimiz günlerde Tarım ve Orman Bakanı Sayın Bekir Pakdemirli tarafından açıklanan üzüm fiyatlarına da değinerek ” Üzüm fiyatı konusunda üreticimiz 9 numara için 12,5 TL’den genel olarak memnun fakat bu fiyatın altına düşmemesine dikkat edilmeli ve alım noktalarında gerekli kontroller sağlanmalıdır.” dedi. 

Ziraat Odası Başkanı Ahmet AKBUĞA’nın çok önemli noktalara temas ettiğini söyleyen Cumhuriyet Halk Partisi Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu “Ziraat Odası üye sayısı ve ÇKS’ye kayıtlı çiftçi sayısı arasında fark çok olduğundan  ÇKS de sağlıklı veriler elde edemeyiz. Tapu intikali sebebiyle veya başka sebeplerle çiftçi çks yaptıramıyor ve bunun neticesinde desteklerden faydalanamıyor ve tarsim yaptıramıyor. Yeni bir sistem olmalı bununla ilgili ve çiftçimiz desteklenmeli.”dedi. Planlı üretimin gerekliliğini vurgulayan BAKIRLIOĞLU” Bu sene 550 bin dekarda salçalık domates üretimi oldu, sanayicimiz istediği ve karşılayabileceği 250 - 300 bin dekar. Dekarda iklimden verim kayıpları olmasına rağmen üretim  çok fazla oldu, tarlalarımızdan daha önceki seneler gibi verim alsaydık üreticimizin malı tarlada kalırdı. Bunun önüne geçmek için planlı ve sözleşmeli tarım olmalı. Çiftçi ve sanayici arasındaki sözleşmenin hakemliğini ilçe tarım müdürlükleri ve ziraat odaları yapmalı ve her iki tarafın hakkını gözetmelidir.”dedi.

Karşılıklı memnuniyetin dile getirildiği görüşme tarımın ve gıdanın önemi vurgulanarak son buldu.