Uygarlık

 Uygarlık atalarımızdan bize kalan bir miras. Bu zamana kadar geçen süre içinde birçok uygarlık kurulmuş. Kimi kendi içinde sahiplenilmiş , kimi zamanda toplumsal ve şahsi menfaatler gereği ne uygarlık kalmış nede o toplumların can güvenliği. Genelde savaşlar neticesi insanoğlu çevresinde acıyı en yüksek dozda yaşamış. Bazen medeniyet bazen de paranın açmış olduğu sorunlar neticesi açlık, kıtlık, inançsızlık toplumları yerle bir etmiş. Dünya medeniyetlerinin doğuşu ve yayılışı ilime, sanata, kültüre yapılan yatırımlarla ayakta kalabilmiş. 4646 yıl boyunca Türk kimliğinin korunması amacıyla atalarımız 16 devleti kurup varlıklarını çok zor şartlar altında korumanın yollarını bulabilmişlerdir.

Türk milletinin varlığı medeniyetin temelini oluşturur.

Medeniyet paylaşılan lokmada.
Medeniyet küçüğe büyüğe sevgi ve saygıda.
Medeniyet vatana tüm öz değerlere sahip çıkmayla iç içedir.

19. yy. dünyamızın yaşamış olduğu insan kıyımları; Fakirliğin, çaresizliğin, insanlık onurunun en zedelendiği yıllar olarak tarih sayfalarındaki yerini almıştır.

2. dünya savaşı yıllarında nazilerin avrupalı yahudilere uygulamış olduğu ve örneklemesi dahi yapılamayacak işkenceleri hepimiz biliyoruz.

İnançsızlığı dünya üzerinde yaymaya çalışan sistemin kurucuları kiliseden aforoz edilip hitlere akıl hocalığı yapan kendini medeni insan yada maymun olarak sıfatlandıran darwin , hasta ve kedilerince asil olmayan ırkları aylarca aç susuz ve çıplak bırakarak insanoğluna her çeşit işkenceyi uygulamış düşünce üreticileridir.

Bu asimilasyonu uygarlık olarak kabul edebilirmiyiz. İnsan hayatını yok edip sevgi saygı kavramlarını değerli kılmayıp inançsızlığa kul köle olup yaratılmış olan en üstün varlığa yapılan bu zulümler hangi batı uygarlığı ile ölçüşebilir. Maalesef yaşananlar kitapların sayfalarını ne kadar çok kirletse de bizde yırtmak istesek de geçmişin karanlığını beynimizden bir türlü silememekteyiz.

Doğayı tanıdıkça kızının ölümüyle isyan içine düşen, Allahın varlığına ve birliğine inanmayan darwin Avrupalı olup ayrıca medeni ırklar diye tabir ettiği ırkların biz Türkleri zaman içinde yok edeceği fikrini de ortaya atmış. Türkleri aşağı bir ırk olarak görüp yaşama şansımızın dahi olamayacağını ifade etmesi çok düşündürücüdür. Oysa medeniyet inancın ta kendisidir.

Göktürklerden kalan Orhun yazıtları Türklüğün örf adetleri, sanatı , kültürü, inancı, ordusu hakkında yaşananları tarihlerinde taşlara işlenmiştir. Bu uygarlık değil de nedir..m.s. 8. yy. yazılan bu ilk edebiyat şaheserlerimizi hiç mi duymadılar. Hangi Türk, bir Mezopotamya, bir Bizans, bir roma, bir mısır uygarlığını reddedebilir. İşte dünya üzerinde inançsızlığı yaymaya çalışan sistemin kurucuları ucube dünyalarındaki düşüncelerle insanlığa ve evrene zarar vererek yok olmuşlardır.

Oysa Türkün enerjisini bilmeyip ahkam kesenler uygarlığın ne demek olduğunu dünya üzerindeki sanatımızdan kültürümüzden öğrenmeliydiler.

Türk milletine dünya üzerinde senaristlerce hep oyunlar hazırlandı. İzleyeni bol ama oyuncusu olamayan. Bu nedenle dünya Türkün varlığı ile medeniyeti tatmış yaşayan ve yaşatan bir uydudur.

UYGARLIK ATALARIMIZ UYGURLARIN YAKTIĞI BİR MEŞALE OLUP SONSUZLUK TÜRK KAVRAMINDA GİZLİDİR.

SU.