Akhisar Cumhuriyet   Halk Partisi ilçe Örgütü parti lokalinde  Sivas Madımak Katliamının 19. yılı dolayısı ile basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya ilçe yönetimi yansıra Kadın Kolları, gençlik Kolları ve Üyeler katıldı. Düzenlenen Basın Açıklamasını İlçe Başkanı A. Vehbi Bakırlıoğlu okudu.

 


Bakırlıoğlu, ““Bundan tam 19 yıl ünce 2 Temmuz 1993 yılında Türk ve Dünya tarihine kara bir leke olarak kazınan Sivas Madımak Katliamının yıl dönümü. Çok iyi bildiğiniz gibi 2 Temmuz 1993’te Pir Sultan’ı Anma Etkinlikleri için yurdun dört bir yanından Sivas’a gelen yazar, sanatçı, şair ve düşünce insanları konakladığı Madımak Otelinde, sayıları on binleri bulan kalabalık tarafından “.Cumhuriyet Sivas’ta kuruldu, Sivas’ta yıkılacak” ,“Laik Cumhuriyet Yıkılacak.“ sloganları eşliğinde, tekbir sesleriyle yakıldılar. Olay on binlerin gözü önünde oldu. Çünkü kararlı ve örgütlüydüler. Çünkü onları siyasi rant uğruna kışkırtanlar vardı. Çünkü o gün devlet büyük bir acizlik içindeydi...



Bu vahşet yalnızca ülkemiz tarihinde değil, insanlık tarihinde de bir ilktir. Orada yalnızca masum 35 aydınımız yakılmadı. 0 gün 35 masum can ile birlikte insanlığın binlerce yıldır yükselttiği insani değerlerde yakılmıştır. Bu kanlı olaylar sonrasında yaşananlar, gazete manşetleri, devleti idare edenlerin tutum ve beyanları, yargılama süreci o gün orada hayatlarını kaybedenlerin yakınlarının, Alevi yurttaşlarımızın ve bu ülkenin demokrat evlatlarının acılarını daha da derinleştirmiştir. Olayın ertesinde merkez medya manşetlerinde vahşetin sorumlusu olarak neredeyse yakılarak can verenler ilan edilmiştir, Dönemin Başbakanı Tansu Çiller Madımak Otelinde insanlarımızı katleden şeriatçı katillere bir şey olmadığını, katillerin burunlarının bile kanamadığını adeta müjdelemiştir. 21 Ekim 1993’te başlayan Sivas Katliamı Davası ise henüz bitmemiştir. Halen kaçaklar var ve her nedense bu kaçaklar bulunamıyor. Hüküm giyenlerin kaçının infazının yerine getirildiği bile belli değil. Katliamın siyasi sorumluları ise yargı önüne bile çıkarılmadı. Firari sanıklar evlendi, düğün yaptı, askere gittiler ancak yakalanamadılar. Davanın 1 numaralı sanığı olan dönemin Refah Partisi Belediye Meclis Üyesi Cafer Erçakmak olaydan 18 yıl sonra Madımak Oteline 500 metre uzaklıktaki evinde ölüyor ve gizlice gömülüyor. En son geçtiğimiz yıl firari beş sanık hakkında zaman aşımı kararı çıkıyor ve Başbakanımız bu karara “hayırlı olsun” diyebiliyor.



Özellikle Sivas Katliamı Davası sürecinde yaşananlar, katillerin avukatların kimlikleri, sonrasında ki gelişmeler bize, davanın neden hala bitirilmediğine ve sorumluların cezasız kaldıklarına ilişkin ipuçları veriyor. Sivas Katliamı Davasında savunma avukatlarının birçoğunun daha sonra kurulacak AKP’de Bakan, milletvekili, Belediye Başkanı ve parti yöneticisi gibi görevler ile karşımızda yer alması, bu gün ülkemizin nasıl bir zihniyet ile yönetildiğine dair önemli bir kanıttır. 1993 yılından beri suçluların bulunmasını, cezalandırılmasını ve Madımak Otelinin bir müze haline getirilmesini isteyen acılı ailelerin ve Alevi Örgütlerinin haklı taleplerinin yerine getirilmemesinin altındaki neden bu hastalıklı zihniyettir. Devlet bu katliamdan dolayı bu güne kadar özür dilememiş, anma etkinliklerinde en üst düzeyde yer almamıştır. Üstelik yurdun dört bir yanından katliamı lanetlemek için Sivas’a gelen Alevi vatandaşlar şehre alınmak istenmemiş ve biber gazı ile cezalandırılmışlardır. Uzun uğraşlar ve baskılar sonucunda daha düne kadar kebapçı olarak faaliyet gösteren Madımak, nihayet geçtiğimiz yıl kamulaştırıldı. Ancak burada da ölen ile öldürenin isimleri yan yana yazılarak ayrı bir rezalete imza atıldı. Katliamın yıl dönümü olan bu gün, iktidarın güdümündeki yandaş basına göz atarsak Madımak ile ilgili hemen hemen hiçbir yoruma ve habere rastlayamadığımızı üzülerek görürüz. Bu gün adeta yaşananların unutturulmasına yönelik bir hava estirilmektedir. Ancak bilmeliyiz ki insanlığın en büyük ve tehlikeli hastalığı bellek kaybıdır. Bu acılarımıza yeni acıların eklenmemesi için toplumsal belleğimizi güçlendirmek, herkese duyurmak istiyoruz. Madımak Katliamını hafızalardan sildirmeyeceğiz. Unutturarak rahat etmek isteyenlere bu fırsatı verilmeyecektir. Karanlık, insanlık dışı eylemler nereden gelirse gelsin karşısında Cumhuriyet Halk Partisini ve Cumhuriyet Halk Partilileri bulacaktır. Bu duygu ve düşünceler ile katliamda hayatlarını kaybeden tüm aydınlarımızı yürekten, sevgi, saygı ile anıyorum. Yakınlarının acılarını yeniden paylaşıyor, sabırlar diliyorum.” dedi.