Akhisarpress.com

 

Akhisar Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen İlçe Temsilcisi Rıza Bahar, yönetim kurulu üyeleri ile birlikte üye Okul Müdürleri,Müdür yardımcıları ve okul temsilcilerinin katılımı ile Dayı Oğlu Kasabında sene başı Buluşma Programı düzenledi.


 Programa Sendika üyeleri yanı sıra Akhisar İlçe Milli Eğitim Müdürü Süleyman Mermer,İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Cafer Tetik ve İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Adem Göksugür de misafir olarak katıldılar.


Mustafa Akkuyu’nun sunuculuğunu yaptığı programda konuşan,   Akhisar Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen İlçe Temsilcisi Rıza Bahar ; Değerli arkadaşlarım; Geleceğimiz olan çocukların daha iyi bir eğitim almaları için gecesini gündüzüne katan yüz binlerce öğretmenden biri olan İzmir’in Karabağlar İlçesi Nezire Merzeci İlköğretim Okulu Fen Bilgisi Öğretmeni Rabia Sevilay Durukan, geç gelmesi nedeniyle tartıştığı 8. sınıf öğrencisi tarafından bıçaklanarak öldürülmüştür. Bu olayın son olması temennisiyle, üyemiz Hüseyin Durukan’ın eşi Rabia Sevilay Durukan’a Allah’tan rahmet, yakınlarına ve eğitim camiasına başsağlığı diliyoruz.dedi


Saygıdeğer dostlarım, 1992’de Mehmet Akif İnan önderliğinde kurulan Eğitim-Bir-Sen’in eğitim camiasının sorunlarına çözüm üretmek ve Türkiye’nin ilerlemesi, büyümesi doğrultusunda bir misyon üstlendik.Sendikacılığı, sadece ücret sendikacılığı olarak değil, topluma, insana ve insanlığa hizmet olarak gördük.Bu anlayış ile sizlerinde gayretiyle  bugün 231 bin 472 üye ile genel yetkili sendika olmayı başardık.


Başardıkça güçlendik, güçlendikçe de başarmaya devam ettik. Biz bu ülkeye sevdalıyız. Ne Kandil ne de Silivri ile duygusal bağımız hiç olmadı. Milli irade dedik, ortak akıl dedik, hak dedik, özgürlük dedik. Çünkü sendikacılığı iyilikleri artırmanın ve kötülükleri engellemenin izdüşümü olarak gördük. Milletimiz ve medeniyetimiz için gece gündüz çalıştık ve çalışmaya devam edeceğiz. 


 4 + 4 + 4 ‘e   İtirazlar Pedagojik Değil , İdeolojik 

 

4+4+4 yeni kesintili eğitim sistemini önerirken de aynı duygularla önerdik. Savunurken de aynı duygularla savunmaya devam ediyoruz. İnanmadığımız hiçbir şeyin peşine düşmeyiz. Milletimiz yeni sistem ile yeni sistemin uygulanmasında  geçici olarak altyapıdan kaynaklı yaşanan sıkıntıları ayırt etsin isteriz. 


Ayrıca, yıllardır 69 aylık oyun çağındaki çocuklar ile 14 yaşındaki ergenlerin aynı koridorda, aynı tuvaletler de, aynı ortak alanlarda eğitilmeye çalışılırken sesleri çıkmayan taşeron sendikalar ile sol ve marjinal örgütlerin şuan ki gerçek itirazları  çocukların okula başlama yaşlarının küçük olması değil,  kesinlikle ve kesinlikle olaya tamamen İdeolojik yaklaşmalarıdır.dedi

Buradan Milletimize ve eğitim camiasına çağrımız ;  milletin değerleriyle kavga etmeyi görev sayan, teröre lojistik destek veren, eylemlerinde terör örgütünün boy göstermesine izin veren, eğitimin amaç ve hedefleriyle bağdaşmayan fiillerin altına imza atan, yeni eğitim sistemine karşı olan sol ve marjinal guruplar ile bunların taşeronu olan sözde sendikacılardan gelen itirazlara asla ve asla itibar edilmemeli,bunlar ve yandaşlarından gelen çağrıları ellerinin tersiyle itmeleridir. 

Umuyoruz ki,Sistem kademeli uygulandığı için 4 yıl içerisinde tamamen oturacaktır.Bu sistemin sorunsuz işlemesi için Sayın Bakanımız Ömer Dinçer’in bu süreçte altyapıyı güçlendirmesi, eğitimcilerin ek ödeme, eş durumu gibi sorunlarını acilen çözmesi, öğretmenlerimizin Moral ve motivasyonunu yükseltmesi ve de eğitimcileri  yanına alması gerekmektedir. Dedi.

‘2012 Toplu Sözleşme’de 18 Kazanım  Elde Ettik’


Eğitim-Bir-Sen olarak her zaman dik durduk ve her zaman kararlılıkla mücadele ettik, Toplu sözleşmesiz sendikacılık yapılmayacağı anlayışıyla verdiğimiz mücadele sonucu toplu sözleşme hakkının Anayasa’ya girmesini sağladık ve ilk toplu sözleşmede Eğitimciler adına 18 maddelik kazanım elde ettik.

1 - 4/C’li  personelin çalışma sürelerinin 11 ay 28 güne çıkarılmasını, 

2 -  4/C’li Personele Fazla çalışmaları için  ücret ödenmesini,

3 - Rehber öğretmenlere fiilen görev yapmaları kaydıyla haftada 15 saat ödenmekte olan ek ders ücretinin tüm rehber öğretmenlere de ödenmesini,


4 - Ders görevinin yapılmış sayılacağı hallerin içeriğinin genişletilmesini,

5 - Ders dışı eğitim çalışmalarının % 6 olarak uygulanmasını,

6 - Sınav komisyon üyeliği ve sınav gözcülüğü görevi sınırlamasının kaldırılmasını,

7 - Lisansüstü öğrenim görmüş öğretmenlere ilave ek ders ücretlerinin arttırımlı olarak ödenmesini 

8 - ikili öğretim yapan örgün eğitim kurumları yöneticilerinin ilave ek ders ücreti ödenmesini,

9 - Geçici görevlendirilen yöneticilerin ek ders ücretlerinden hangisi daha yüksek ise ondan yararlandırılmasını,

10 - 600 TL olan Öğretim yılına hazırlık ödeneğinin 700 TL’ye yükseltilmesini

11 - Yıllardır İlköğretim Öğretmenlerinin İLKSAN zorunlu üyeliklerini zorunlu olmaktan çıkartılıp  isteklerine bağlı hale getirilmesini,


12 - Burs alan veya Devletçe okutulan çocuklar için Personele aile yardımı ödeneğinin verilmesini,

13 - Mali sorumluluk zammının Taşınır Kayıt Kontrol Yetkilisi olarak görevlendirilenlere de uygulanmasını,

14 - Kadroları teknik hizmetler sınıfına dâhil edilen personelin zam ve tazminatlarının iyileştirilmesini,

15 - İl eğitim denetmenleri ve denetmen yardımcılarına avans verilmesini,,

16 - Akademik jüri üyelikleri için ücret ödenmesini,

17 - Yükseköğretim kurumları disiplin kurullarında sendika temsilcisinin bulunmasını,

18 - İtfaiyeci kadrosunun hizmet sınıfının “Genel İdare Hizmetleri” sınıfı olarak değiştirilmesini, sağladık…

       Ve Haklı taleplerimize kavuşuncaya kadar da hep birlikte mücadelemize devam edeceğiz.Dedi.


Eğitimciler adına elde ettiğimiz kazanımlar, birilerinin  kimyasını bozdu. Söyleyecek sözleri olmayanlar  Toplu sözleşmeyi sadece ve sadece ek ödemeden ibaret miş gibi lanse etmeye kalkışıp, kazanımlarımızın üstünü örtmeye çalışmaktadırlar.Onlar  ‘Güneşin Balçıkla Sıvanamayacağını bilmiyorlar.


Değerli dostlar, Bizi eleştirenlere, bize laf atanlara sorun, Eğitim çalışanları adına, hangi kazanımları ve  hangi Katma değerleri olmuş, İnanın Sizlere verebilecekleri tek bir cevapları dahi yok,bunu bilesiniz…


Peki yıllardan beri bunlar ne yapmış biliyormusunuz,  birisi  PKK , KCK ve İmralı’ da kine yandaşlık,

Diğeri ise  Ergenekon’a ve  Silivri’deki Darbecilere yanaşmalık yapmış…

Yani kısacası bunlar yıllardır ya  fiilen, ya da fikren Darbecilerin  figüranlığını yapmışlardır.


‘ Sendikacılık Bizim İşimiz ’


Bahar, Biz kimden gelirse gelsin, Ülkemiz adına yapılan her türlü  hizmet ile gurur duyuyorsak, elde ettiğimiz kazanımlar ve savunduğumuz davalardan dolayı sendikacılığımızla herkesin ve her kesimin gurur duymasını bekliyoruz. Profesyonel Sendikacılık bizim işimiz diyoruz…


Karanlıkların aydınlandığı şu günlerde, birbirimize rakip olmanın, Birbirimizi yok etmenin, uzaklaştırmanın, Birbirimize karşı hakimiyet kurmanın peşinde asla ve asla olmamalıyız,


Birbirimizi ötekileştirme yarışına ve yanlışına kesinlikle  ve kesinlikle girmemeliyiz. Bu tür yanlış bir yola başvuranlara da yanlış yaptıklarını her ortamda açık açık  söylemeliyiz…


Bizim dışımızdaki tüm sendikaların da rakibimiz olduğunu asla ve asla unutmamalıyız.


Biz büyük bir çınarız,Bu çınarın gölgesinde İdeolojik sendikacılığa, Baskıcı sendikacılığa, Etnik Milliyetçiliğe, Bölgesel Milliyetçiliğe , Dini milliyetçiliğe ve birbirini Ötekileştirmeye yer yoktur…


Biz İnancı ve  kökeni ne olursa olsun , tüm inananların, tüm vicdanlı Milliyetçilerin,  tüm vicdanlı Demokratların hatta ve hatta  tüm Vicdanlı Gayri Müslimlerin Ortak adresi  ve  sendikasıyız”  diyerek sözlerine son verdi.