4 Nisan 2016 Tarihinde Özel Doğuş Hastanesinin sitemizde yayınlanan “Doğuş Hastanesinden Basın Açıklaması” başlıklı haberimizde ismi geçen Doğuş Hastanesi Eski Müdürü Tansel Yücel, konu ile ilgili cevap hakkını kullanmak istemiş ve basın açıklaması gerçekleştirmiştir. Akhisar Press olarak etik yayın ilkelerimiz gereği Tansel Yücel’in sitemize göndermiş olduğu açıklamayı hiçbir düzenleme yapmadan aşağıda yayınlıyoruz.

Tansel Yücel’in açıklaması;

“04/04/2016  tarihinde Akhisar yerel haber sitelerinde  yayınlanan “Doğuş Hastanesi Basın Açıklaması” başlıklı yazıda ismimin geçmesi ve hakkımda gerçeğe aykırı beyanlar bulunmasından dolayı tarafıma cevap hakkı doğmuştur. 

07/11/2014 tarihinde Doktor Mehmet Duman ve Dr. Ali Polat’ın yoğun ısrar ve istekleriyle Doğuş hastanesinde genel müdür olarak göreve başladım.  Tüm Akhisar halkı Doğuş Hastanesinin mali sıkıntısını bilmekteydi. Personellere maaş ödemesinde sıkıntı yaşanmış ve akhisarda bu olayı duymayan kalmamıştı. Bize anlatılanlarla  daha önce görev yapan danışman şirketin yanlış politikalar izlemesi sonucu maddi kayıplar yaşanmış ve hastane mali krize girmişti. Ortakların samimi olmadığı, yüzüne ayrı, arkasına ayrı konuştuğu bir yapının toparlanması çok zordu.  Tüm hastane personeliyle bir araya gelip zorlukların üstesinden gelip bu savaşı kazanacağımıza dair birbirimize söz verdik. Altı ay kemer sıkma politikası izleyeceğimizi, sonrasında hastanenin mali olarak toparlanacağını, herkesin hastaneye sahip çıkması konusunda fikir birliğine varıldı. Bir hastane sadece personeline değil, dolmuşcusuna, taksicisine, marketine, cafesine, çözüm ortaklarına, tedarikçilerine kısacası birçok kişiye ekmek kapısı açar. Bu bilinçle tüm personelimiz (bazı ahlaksız, çıkarcı, personeller hariç)  çok iyi savaştık. Hastane tarihinde görmediği ciro ve hasta sayılarına ulaştı. Ancak birilerinin kişisel hırsları, hastanenin Kurtulların hastanesi olarak bilinmesi hazmedilemedi ve %40 hisseye sahip olan ve mevcutta kalan tek kurucu ortak Bülent Kurtul ve ailesi yönetimden düştü. Bunun temelinde aslında en masumane değişle ortaklık ve ticaret bilmemek yatmaktaydı. Mehmet Duman Depremden sonra Akhisara  gelmiş ve akhisara mal olmuş bir doktor. Yine Bülent Kurtul 30 yıl önce Akhisara gelmiş ve yerleşmiş ve buraya mal olmuş bir doktor. Mehmet Duman inanılmaz hasta bakan, tabiri caizse motor gibi çalışan çok para kazandıran bir doktor. Diğeri ise hastaneyi temsille yetkilendirilmiş, siyasete atılmış, Akhisar ve çevresinde gitmediği köy, kasaba, elini sıkmadığı insan kalmamış bir Bülent Kurtul. Profesyonel yönetici olarak sanırım herkes bu özelliklere sahip hastane ortakları ister. İkisi de mükemmeller. Bülent kurtul adeta triaj hekimi gibi günde 50 hasta ona danışmaya geliyor o hastayı bölümlere yönlendiriyor, fiyat konusunda yardımcı olmaya çabalıyor. Ve hiçbir çıkar beklemiyor. Mehmet Duman Günboyu hasta bakıyor ve ameliyat ya da doğuma giriyor. İkisi de bacasız fabrika anlayacağınız. Ancak kötü insanlar sadece filmlerde olmuyor. Filmler gerçek hayatın yansıması değil mi? Personellerden kendi gemisini yürütmek isteyenler, bizim tespit ettiğimiz usülsüzlüklerin kendisine geleceğini anlayan iki- üç personel birilerinin aklına girdi yanlış bilgi verdi ve bu iki ortağın protokolle birbirine verdikleri sözü bozdurttu.  

 Buraya kadar her şey doğal bence. Doğal olmayan kısmı ise şu: 21 temmuz günü genel kurul yapıldı ve yönetim değişti. Mehmet hocam mahcubiyeti olan, utanması olan bir adamdır. Yüzüme bakamadı. Kendisine rahat olmasını gerekiyorsa  benim işime son verebileceğini sözleşmemi fesh edebileceğini söyledim. Rahatladı. Ve sözde danışman Savaş doğru hastaneye geldi. 9-10 aylık nasıl bir çalışma yaptı ki bizi apar topar iftira ve hakaretle hiçbir sosyal hakkımızı vermeden işten çıkardı. Son maaşımızı bile vermedi. Bizde haksızlığa uğrayan tıpkı Sayın Bülent Kurtul, Sayın Özgür Kurtul, Sayın Bekir Önsoy ve Sayın Kadir Ay gibi Sözleşmeden kaynaklı alacaklarım için 14/09/2015 tarihinde Akhisar 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2015/364 numaralı davayı açtım. Dava hali hazırda devam etmektedir. Ve haklılığımın ortaya çıkacağına da mahkemede inanıyorum. 

Sonra hakkımızdaki iftiraları savcılığa taşıdılar ve 12/11/2015 tarihinde savcılık kovuşturmaya gerek görmediği kararını açıkladı. Bu karara itiraz ettiler ve Akhisar sulh ceza hakimliği de 2015/2414 sayılı kararıyla savcılık gibi kovuşturmaya gerek görmedi ve dosya kapandı. Ancak internet üzerinden karalama iftira ve hakaretlere devam edildi. O kadar ki sahte facebook hesapları açıldı. Yalan yanlış şeyler yazıldı. Bunların hepsi savcılığa şikayet edildi.inceleme aşamasında. O hesapları açan kişi ya da kişiler doğuş hastanesiyle bağlantılı kişiler ya da doğuş hastanesinin ip si çıkarsa yönetim kurulu bunu nasıl açıklayacak? Nasıl arkasında duracak bu yapılanların. Her biri türkiyenin en önemli okullarında okumuz en kutsal mesleklerden olan doktorluk görevi yapan kişiler. Bu yapılanların arkasında nasıl duracaklar? Ya da tarafımıza bugüne kadar yapılanlar ispatlı delilli bunlara Sayın Mehmet Ulusoy, Sayın Ali Polat, Sayın Mehmet Duman neden göz yummaktadır? Hakkımızda bir yolsuzluk olmadığını türk adaleti tescil etti neden bu kin bu öfke? Yine hastanede çalışan başhemşire Neşe Durdu ve sayın Mehmet Duman beyin eşi Leyla duman nın facebook üzerinden tarafıma hakaret etmesinden dolayı Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesinde  01/03/2016 tarihinde  ve 2016/179 numaralı dava açılmış ve davada sanık olmuşlardır.  Ayrıca Savaş Doğru, Yönetim kurulu hakkında da savcılık şikayetlerimiz mevcuttur ve takibi yapmaktayız.

Doğuş hastanesinin yaptığı açıklamada bahsi geçen güveni kötüye kullanmadan dolayı açılan dava bize dönemin yönetim kurulu tarafından hediye edilen telefonları yeni yönetim kurulunun bize yazı dahi yazmadan, yazıyı bırakın telefon bile açmadan direk gidip savcılığa şikayette bulunmalarından dolayı açılmıştır. Telefonlar bize zamanında hediye edilmişti ama yeni yönetim bizden telefon açarak istemiş olsalardı iade ederdik. Biz küçük hesapların adamı olmadık hiçbir zaman. Mevcutta da telefonları savcılığa iade ettik ve davanın sonuçlanmasını beklemekteyiz. Telefonlar bize geçici kullanım için zimmetlenerek ya da imza karşılığı verilmediği halde biz iade ettik. Dava sonucunu da Akhisar halkıyla paylaşacağız. Ancak vahim olan şudur ki yapılan açıklamada davanın içeriğini anlatmadan “güveni kötüye kullanmaktan” dava açılmıştır diye açıklama yapmaları bile hala algı yönetimi yapmaya çalışmalarıdır. Bu aczin ve çaresizliğin göstergesidir. 

Yine yapılan açıklamada “emekliliği gelmiş işçileri çıkardılar “söylemi  bulunmaktadır. Bu  kuyruklu yalandır.Akhisar halkı ve personeli hatta mevcut yönetim daha önce hastanenin ne kadar kirli, bakımsız ve hijyenik koşullardan uzak olduğunu bilmektedir.  Hastane temizlik ve hijyeninin tam olarak sağlanabilmesi için Türkiyenin en büyük vakıf kuruluşlarından olan Tepe Servis ile çözüm ortaklığına gidilmiştir. Bu süreçte emekliliği gelen personelimize işten çıkmaları için hiçbir baskı yapılmamıştır. Tam aksine kalmaları ve çalışmaları yönünde Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Kurtul, yönetim kurulu üyesi Mehmet duman baskı yapmışlardır. Ancak bu personeller kendi istekleriyle emekliye ayrılmışlardır. Bu yalanında en açık örneği mevcut yönetimin hala tepe servisle çalışmaya devam etmeleridir. Tepe servise geçen personellerimizin özlük hakları saklanmış ve hiçbir zarara uğramadan tam aksine kazançları fazlalaşarak kurumsal bir firmada çalışır hale gelmişlerdir.  

Yeni yönetim ve sözde danışman Kurumsallaşmadan bahsederken şu an davası sonuçlanmış 4 kişi işe iade davasını kazanmıştır. Birçok dava da devam etmektedir. Birde dava açmaya çekinen 10 larca çalışan vardır. Onlar adına bir açıklama yapmayacağım ama akhisaarlılar ve mevcut çalışan arkadaşlarımız nasıl işten çıkartıldıklarını bilmektedirler. Kurumsallaşma, standartlar ve çalışanın iş güvencesi demektir. Bu doğuş hastanesinde şu an var mıdır? Bilemiyorum. Yine kurumsallaşma diyerek  SGK nın soruşturma başlattığı, sağlık bakanlığının kapatma cezası verdiği(tarihinde ilkkez kapatıldı doğuş hastanesi) bir hastane haline gelmiştir.  Personeller sebep gösterilmeden işten çıkarılmaktadırlar. Ve tedirgindirler.

 Bizler Mağdur olduk ama mazlum olmayacağız. Yaşanan tüm adli süreçleri www.dogushastanesi.com adresinden tüm akhisar halkına duyuracağız. Akhisar halkına saygıyla arz ederim.”