Akhisar da görülmesine devam eden Soma Maden kazası davasında sanıklar suçlamaları kabul etmiyor.

13 Mayıs 2014 günü Soma da yaşanan maden kazasında 301 işçi hayatını yitirmişti. 8’i tutuklu toplamda 45 sanığın yargılandığı dava da aileler hakime isyan etti.

Geçen hafta Cuma günü tutuksuz yargılanan sanıkların sorgusunun devam ettiği 5. gün olan bu gün de sanıklar yöneltilen suçlamaları kabul etmediler. Hakimin soruları üzerine hiçbir suçlamayı kabul etmeyen sanıklar maden de hiçbir eksiğin olmadığını ve suçluların kendilerinin olmadığını iddia ettiler. 
Madenci aileleri sanıkların vermiş oldukları ifadelere daha fazla dayanamadılar. Mahkeme esnasında yüksek sesle haykıran madenci ailesi, “hakim bey siz hiç kucağınızda oğlununuz cenazesini taşıdınız mı?” deyince duygulu anlar yaşandı. 
Bir sanığın ifade verdiği esnasında karakolda verdikleri ifade de avukatının yanında olmadığını ve baskı üzerine o şekilde ifade verdiğini söylemesi üzerine ifadesini değiştirince madenci aileleri tepkisini çekti.

BİZİ SUSUTURUYORLAR, BENİM OĞLUM KEFEN BİLE GİYEMEDİ

Davanın 5. günü sonunda duruşmadan çıkan aileler tepkiliydi. Maden kazasında hayatını kaybeden Sezai Kılıç’ın annesi Arzu Kılıç; “Bizi susturuyor boyuna, bu kadar çekim yapıyorsunuz hiç birini göstermiyorsunuz. Kanallarda hiç biri çıkmıyor. Bizi hep susturuyorlar. Avukatlar çıkıyor onları da susturuyorlar. Adamlar hep suçsuz çıkıyor. Bizim ölen adamlarımız mı suçlu. Benim oğlum madenden çıkmış ama gözleri çıkmış, cayır cayır yanmış. Ben oğlumun ölüsünü göremedim. Onlara göre hep biz çıkardık diyorlar. Nasıl çıkarmışlar? Nereye çıkarmışlar? Nereye vermişler? Bizim oğlumuz kara toprağa poşetlerle verildi. Kefen bile giymediler. Benim oğlum 3 gün sonra çıktı madenden. Ama devlet aramıyor bunun arkasını, devlet suçlulardan yana, devlet suçluların arkasında, suçluların avukatı güzel’cine ayağa kalkıyor konuşuyor. Bizim avukatlar konuşamıyor. Bizim avukatları susturuyorlar. Hakim söz hakkı vermiyor. Tayyip her tarafı tutmuş, tayyip her tarafın ağzını tutmuş, sıkılamış.” Dedi.
Bazı madenci aileleri de hakimin tutumunu değiştirdiğini ve kimseye söz hakkı vermediğini, baskı kurduğunu ve yıldırmaya çalıştığını söyledi.

SANIKLAR İFADELERİNİ YALANLIYORLAR

Manisa BARO Başkanı Ali Arslan duruşma sonun da vermiş olduğu demeçte; “Sanıkların ifadeleri ile devam edildi. Geriye 11 sanık kaldı. Mahkemenin prosedürüne göre önce sanıkların ifadeleri bitecek sonra müdahil avukatlara söz hakkı verecekler. Bu ifadelerin sonunda büyük bir ihtimal ara verilecek ve ifadeler yazılı hale geçirilecek. Mağdurların tepki göstermesi doğal, sanıklar daha önce verdikleri beyanları tekrar ifade verirken yalanlama yoluna gidiyorlar. Bu facia da hiç kusurlarının olmadığını beyan ediyorlar. Bilirkişilerin raporlarına kadar maden de birçok eksiğin ve bu kişilerin sorumlulukların olduğu görülüyor. Sanıklar ifadelerini belli bir strateji üzerine oturtmuşlar o şekilde devam ettirmeye çalışıyorlar. Fakat önümüzdeki süreçte değişecek. Tanıklar dinlenecek, maden kazasından canlı çıkanların ifadesi alınacak. Mağdurlar da en az sanıklar kadar orada neler yaşandığını çok iyi biliyorlar. O yüzden yalan beyanları duyunca tepki vermeleri doğaldır.” Dedi.

KUSURLU OLAN KAMU GÖREVLİLERİNE AYRI DAVA AÇILACAK

Müdahil avukatların devlet görevlilerinin, müfettişlerin mahkemede ifade vermesi için başvuruda bulunmuşlardı. Bu konu hakkında bir gelişme olup olmadığı hakkında yöneltilen soruya Ali Arslan; “İlk duruşmada ilk celse de sorulmasına karar verildi. Şuana kadar bir cevap gelmedi. Savcılık soruşturma yapacak ve kusurlu olan Kamu görevlilerin tespiti yapıldıktan sonra onlarla ilgili ayrı bir dava açılması söz konusu, direk bu mahkemenin içerisine girip ifade vermeleri değil onlarla ilgili savcılık makamı ayrı dava açacak, onlar ayrıca mahkemeye davet edilecekler.” Dedi.

SANIK AVUKATLARININ MAHKEMEYİ BAŞKA BİR YARGI GÖLGESİNE KAYDIRILMASINA YÖNELİK TALEBİ YOK

Sanık avukatların mahkemeyi başka bir bölgeye almak istemeleri üzerine başvuru yapıldığı iddialarına yönelik Manisa BARO Başkanı Ali Arslan; “Şuana kadar sanık avukatların dosya içerisinde bu tür bir talep yok. Bu gün ki duruşmada da böyle bir şey gündeme gelmedi. Pazartesi günü ilk gün salondaki bazı tepkilerden dolayı sanık avukatları güvenliğin arttırılması yönünden talebi olmuştu. Duruşmanın başka bir yargı bölgesine alınmasına yönelik bir talep yok. Bu tür bir talebe de gerek yok. Burada gerçekten bu faciada çocuklarını kaybeden, eşini kaybeden, bir aileden iki kişi üç kişi kaybedenler gayet metanetle, sabırla adaletin gerçekleşmesini bekliyorlar. Mahkemenin hızlı bir şekilde yürümesi için, yargılamanın hızlı bir şekilde yapılması için katkı veriyorlar. Sakin bir şekilde yargının gerçek adaletin oluşması için katkı veriyorlar.” dedi.
Hakimin tutumunun değişip değişmediği konusundaki sorulara da şuana kadar böyle bir şeyin olmadığını, hakimin yapması gerekeni yaptığını dile getirdi.