Manisa Akhisar'da görülen Soma Davası'nın 4. oturumu 12 saat sürdü. Soma'daki maden faciasına ilişkin 8'i tutuklu 46 sanığın yargılandığı davanın dördüncü duruşması sabah saat 09.00'da başlayıp 21.00'da sona erdi. 

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi Duruşma Salonu'ndaki duruşmada faciadan sağ kurtulan işçilerin ifadesinin alınmasına devam edildi.

Tutuklu sanıkların mahkeme salonundaki yerini alışı sırasında bazı şehit madenci yakınları "vicdanınız yok mu" diye bağırdı, pet şişe fırlattı.

Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, madenci ailelerini uyardı. Sanık avukatlarından Kadir Çekin, kendilerine sık sık müdahale edildiğini belirterek, bu nedenle gerekirse salonun boşaltılması talebinde bulundu. Bunun üzerine duruşmayı izleyen aileler, tepki gösterdi. 

Soma'daki faciadan sağ kurtulan işçilerden Arif Dudu, ifadesinde yaklaşık 5 yıldır madende çalıştığını, olaydan sonra maden işçiliğini bıraktığını söyledi. Madende dinamit sandıkçısı olarak çalıştığını, olay günü de madende bulunduğunu anlatan Dudu, saat 15.45 gibi vardiya bitiminde yukarı çıkmak üzere yola çıktıklarında kendilerine "patlama var" dendiğini ifade etti.

"Müfettişlerin geleceğini biliyorlardı" 

Dudu, nefeslik denen bölümden çıkmayı düşündüklerini, orada yoğun duman olduğu için çıkmalarına izin verilmediğini kaydederek, daha önce de küçük bir trafo patlaması olduğu için benzer bir durum olduğunu sandıklarını, aralarında şakalaştıklarını aktardı. 

Geç vakitlere kadar beklediklerini, bu sırada bazı arkadaşlarının bayıldığını söyleyen Dudu, mahkeme heyetinin sorularına da yanıtlayarak, şunları söyledi:

"Bu sırada gaz maskemin altı alev topu gibi olmuştu, çok ısınmıştı. Maskem 10-15 dakika çalıştı. 5 yıl içinde kullandığım ikinci maskemdi, bakımı yapılmıştı. Maden içinde yanan bir yer görmedim. Sadece duman vardı.

Soma Eynez madenine geçtikten sonra 1-2 gün eğitim gördük, seminer salonunda da bilgilendirmeler oldu, 10-15 dakika anlattılar, sonra 'kağıtları imzalayın' dediler. Acil durumlarda neler yapmamız gerektiğini öğretmediler. Tatbikat da yapılmadı. Başımızda Ahmet Şengül vardı, taşeron. Daha fazla çalışmamızı söylüyordu. Fazla mesai yapmıyorduk ama mesai saatlerinden daha fazla iş yapmamız isteniyordu. Müfettişlerin geleceğini önceden biliyorlardı. Ana yolları temizliyorlardı. 'Bugün müfettiş gelecek herkes ona göre ayağını denk alsın' deniyordu."

Dudu, ifadesinin ardından şikayetçi olmadığını söyledi. Tutuklu sanıklar, Dudu'nun cevaplaması için sorular sordu. Müşteki avukatları ve şehit madencilerin yakınları, sanıkların soru sorma şeklini eleştirerek sorunun mahkeme heyetine sorulması, heyetin de tanığa yönlendirmesi gerektiğini ifade etti. Bu sırada müşteki ve sanık avukatları arasında kısa süreli tartışma yaşandı.  

"Ocakta hiç kömür yangını olmadı" 

Tanık işçilerden Fazlı Baraş da faciada yaşamını yitiren Mehmet Efe'nin havalandırma kapaklarını açması sayesinde hayatlarının kurtulduğunu, aksi halde can kaybının daha fazla olabileceğini söyledi.

Ocakta "hazırlık bölümü - A0 panosunda" görev yaptığını belirten Baraş, dumanı hisseder hissetmez maskesini taktığını, bazı işçilerin ise panik yaparak maskelerini takamadığını ifade etti. Baraş, ifadesinde şunları söyledi:

"Celal Bayar Üniversitesi'nde, 'maden bölgesinde iş güvenliği ve madencilik' konusunda eğitim aldık. Ocakta hiç kömür yangını olmadı. Ocakta sıcaklık vardı, terliyorduk ama riskli biri durum yoktu. Risk görsem zaten ben de çalışmazdım. Biz kömür çıkarmıyorduk,