Eylemde konuşan AGD Akhisar Temsilciliği Başkanı Metin Toktaş, “Kudüs’e sahip çıkmayana sahip çıkılmayacaktır. Kudüs’ü Siyonist İsrail’e terk eden kendisini de terk edilmiş bulacaktır. Kudüs için adım atan, kendi onurunu, iffetini, izzetini koruyacaktır. Kudüs, İslam’ındır ve ebediyen Müslümanların kalacaktır” dedi.

Akhisar Belediye Başkanı Salih Hızlı, Başkan Yardımcısı Ömer İşçi ve vatandaşların katılımı ile yapılan basın açıklamasında AGD Akhisar Temsilciliği Başkanı Metin Toktaş, “Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail’in kanlı ortaklığı ve işgal planları onca Müslüman devlet adamlarına rağmen hala devam ediyor.  

Siyonizm’in yeni kuklası Trump, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyacaklarına ve Amerikan Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıyacaklarını resmi olarak ilan etti.

Kudüs’le ilgili böyle hadsiz ve hukuksuz bir tasarruf Amerika’yı da  İsrail’i de hiç ummadıkları bir neticeyle karşı karşıya bırakacaktır.
Amerika, Afganistan’dan Irak’a, Suriye’den Libya’ya İslam coğrafyasını kana boyayan seri bir katildir. 
Buradan tüm Amerikan halkına sesleniyorum. Allah aşkına, başınıza bela olacak böyle yarı deli birini başkan olarak gerçekten siz mi seçtiniz ? 
Öte yandan Aynı Amerika’nın, Siyonist İşgalin ilk günlerinden beri terör şebekesi İsrail’i kanatları altında koruduğunu herkes görmektedir.
Elindeki kirli propaganda gücü ile İslam’ı ve Müslümanları terörle özdeşleştirmeye çalışan Amerika’nın gerçekte kendisi, tüm dünyadaki terör olaylarının müsebbibidir.
Bir yerde masum sivillerin hedef alındığı saldırılar varsa, tetiği çeken hangi örgüt olursa olsun, arkasındaki azmettiriciler,  Amerika ve İsrail’dir.
Yıllar önce de ifade edildiği gibi, Siyonistler, hiçbir taşın altını boş bırakmamışlardır. Kandırmalar ve aldatmalarla, ülkeleri parmaklarında oynatır hale gelmişlerdir.
Biz, her zaman söyledik ve söylemeye devam edeceğiz:
Amerika’nın ipi ile kuyuya inilmez ve Siyonist İsrail ancak güçten anlar.
İslam coğrafyasında, kim kendi halkına rağmen, Amerika ve İsrail ile iş tutmuşsa sonu mutlaka hüsran olmuştur.
Amerika  ve İsrail,  İslam Ülkelerinin yöneticilerinden kendilerine asla dost edinmezler, sadece kullanırlar ve vakti gelince de çöpe atarlar.
Kadim bir İslam şehri olan Kudüs’ü, ilk kıblemiz olan Kudüs’ü,  İsrail’in başkenti olarak açıklamak,  Amerika’nın bu coğrafyadaki tüm varlığının ve ilişkilerinin ciddi bir biçimde sorgulanacağı yeni bir süreci başlatacaktır.
SLOGAN   (  Hamas’a  Selam    Direnişe Devam  )

Biz bu coğrafyada Amerikan üssü görmek istemiyoruz.
Biz bu coğrafyada Amerikan askeri görmek istemiyoruz.
Biz bu coğrafyada Amerikan bayrağı görmek istemiyoruz.
Siyonist kukla Trump, kısa sürede nasıl bir yanlışın içinde olduğunun farkına varacaktır.
Tüm İslam ülkeleri,  Amerika ve İsrail’le bir şekilde ilişkide bulunan tüm hükümetler izledikleri politikaları tekrar gözden geçirmek zorunda kalacaklardır.
Kudüs bizim onurumuzdur, iffetimizdir, şerefimizdir.
Yılmayacağız. Ümitsizliğe de kapılmayacağız.  

İslam dünyasının dağınık haline bakıp, ellerini ovuşturanlar;  Bizi dinleyin. Moğol istilalarını, Haçlı seferlerini nasıl  bertaraf  ettiysek, Allah’ın yardımıyla Siyonist Yahudi Planını da boşa çıkaracağız. 
Her Müslüman’ın Kudüs’e olan sadakatinin, hükümetlerin  Amerika’ya ve İsrail’e olan sadakatinden daha kuvvetli olduğunu herkes görecektir.
Siyonizm’in kuklası Trump ve politika yapıcıları bu küstahlıktan ve hadsizlikten mutlaka vazgeçmelidirler.
Aksi takdirde en az çelik kadar sağlam ve sert bir öfkenin hedefi olacaklardır.
Şimdi biz İslam Ülkelerinden, İslam ülkelerinin hükümetlerinden, içi boş kınamalar ya da lanet okumalar değil, sahici yaptırımlar bekliyoruz. Yapacağız, edeceğiz edebiyatları duymak istemiyoruz. Eylem istiyoruz.
Kudüs’ü başkent olarak tanıyacağını ve büyükelçiliğini Kudüs’e taşıyacağını beyan eden Amerika’dır.
O zaman yaptırımların da öfke selinin de ilk muhatabı Amerika olmalıdır.
Biz Amerika’ya mecbur ya da mahkûm değiliz.

Yapmamız gereken tüm İslam ülkeleri ve tüm mazlum halklar olarak birlikte hareket etmektir.
Yapmamız gereken İslam Birliğini bir an evvel kurmak ve işletmektir.

                               SLOGAN   ( Avrupa Değil, İslam Birliği )
Yapmamız gereken İslam Birliği bir an evvel kurmak ve işletmektir.  (Tekrar etmiş olduk)
Yapmamız gereken D-8’i aslına ve amacına uygun olarak canlandırmaktır.
Yapmamız gereken Avrupa Birliği kapısında beklemekten vazgeçmektir.
Yapmamız gereken bölge başkentleriyle ve bölgenin Müslüman halklarıyla kucaklaşmaktır.
Yapmamız gereken bu coğrafyanın Müslüman ya da gayrimüslim tüm unsurlarıyla adil bir birliktelik kurmaktır. İnsanları nefret ettirtmemek, kutuplaştırmamaktır. 
Kimse kendi teslimiyetine bahaneler bulmasın, bundan sonra bulamaz da.
Kudüs’e sahip çıkmayana sahip çıkılmayacaktır.
Kudüs’ü Siyonist İsrail’e terk eden kendisini de terk edilmiş bulacaktır.
Kudüs için adım atan kendi onurunu, iffetini ve izzetini korumuş olacaktır.
Kudüs, İslam’ındır ve ebediyen Müslümanların kalacaktır.
 SLOGAN    ( Akhisar’dan   gazze’ye        direnişe bin selam )
Kudüs, Müslümanlarındır ve ebediyen Müslümanların kalacaktır.  (Tekrar etmiş olduk)
Siyonist İsrail, Tel Aviv’de dahil olmak üzere, işgal ettiği her karış topraktan sökülüp atılacaktır. Tıpkı Avrupalıların yüzyıllar önce yaptığı gibi.. Ama ne gariptir ki, sanki kendileri kovmamış gibi, şimdi Yahudiciklerine   sahip çıkmakta ve dadılığını yapmaktalar.

Haklı olarak biz de diyoruz ki; madem Amerika, Yahudiciklerini bu kadar çok seviyorsa, 51. Eyaleti olarak Güney topraklarından bir yer veriversin.
 
Bu coğrafyada barışın üç şartı vardır:
1.   Kendi halkına rağmen, Amerikan Stratejik ortaklığından vazgeçmektir.
2.   Amerikanın  mutlaka evine geri gönderilmesidir.
3.   İsrail’i  mutlaka işgal ettiği topraklardan söküp atmaktır.
Bunlar hamaset ya da hayal değildir.
Biz,  Allah’a ve ahiret gününe inanıyoruz. 
Roma ve Bizans’ın akıbeti ne olduysa Amerika ve İsrail’in akıbeti de o olacaktır.
Zafer inananlarındır ve zafer yakındır” dedi.
(BG)