800 bin dekardan fazla tarım arazisine sahip Akhisar’da; yaklaşık 350 bin dekar açık arazide buğday, tütün, mısır, pamuk, kavun, domates, biber gibi tek yıllık ticari ürün yetiştiriciliği yapılırken, geriye kalan 450 bin dekar civarındaki çok yıllık üretim alanlarında ise başta zeytin olmak üzere üzüm ve kiraz, ceviz, badem gibi meyveler yetiştiriliyor.

Tarımsal açısından polikültür tarım yapılan üretim merkezleri arasında sayılan Akhisar, bu haliyle çok çeşitlilik gösteren topoğrafik ve meteorolojik göstergelere sahip. Bu tespit ışığında ilçemiz, bitkisel üretimde sorun olarak kabul edilen hastalık ve zararlıların etkin takibi ile doğru mücadele zamanı ve yöntemi seçimlerinin yapılabilmesi için özenli çalışma gerektiren ayrıcalıklı bir konumda bulunuyor. Yıllardır olduğu gibi, bu sene de aynı bilinçle hareket eden Akhisar İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, zirai üretim dönemi içerisinde bulunulan hassas yetiştirme periyodunda imkanı ölçüsünde üretim sahasında ve çiftçinin yanında yer almak için çaba gösteriyor; Zeytincilik, Bağcılık, Meyvecilik, Sebzecilik ve Tarla Bitkileri yetiştiriciliği konularında uzman ve eğitimli teknik personeli ile zaman mefhumu ve mesafe kavramı ayırt etmeksizin Akhisar çiftçisinin karşılaşabileceği olası tarımsal problemlere çok kısa bir süre zarfında müdahale etmek ve çözümler üretmek için hiçbir fedakarlıktan kaçınmıyor.

Çiftçiler arasında “sanayi tipi” şeklinde tabir edilen salçalık domates ve biber yetiştiriciliğini ilçemizde yıllardır düzenli olarak gerçekleştiren Akselendi, Sarıçalı, Sazoba ve Beyoba gibi geniş ekiliş alanlarına sahip mahallelerin yanında, toprakları sulama imkanına kavuşması sayesinde son birkaç yıldır bu alanda kendine yer bulmaya çalışan Hacıosmanlar mahallesinde arazi kontrollerine aralıksız ve aksatılmadan devam ediliyor. Biber ve domates tarlalarında çiftçilerle birlikte yapılan kontrollerde; modern ve sonuca ulaşmış yetiştirme ve kültürel bakım teknikleri çiftçilere birebir, yüzyüze anlatılırken, tespit edilen yetiştiricilik hatalarının nasıl düzeltileceği uygulamalı olarak kendilerine anlatılıp gösteriliyor. Muhtemel üretim kayıplarının önüne geçmek ve daha fazla verim almak adına en doğru ve etkin analitik yaklaşımların üretimin bu aşamasında yapılacak müdahalelerle olacağı uzmanlarca vurgulanırken, çiftçi bazında oluşacak en küçük bireysel kazanç artışının bile Akhisar ekonomisine, hatta Türkiye ekonomisine sağlayacağı katkılar teraziye konulduğunda, yapılacak tüm fedakarlıkları ve çekilecek bütün zahmetleri unutmanın İlçe Tarım personeli adına sadece bir tebessüm mesafesinde olduğu anlaşılıyor.

Çiftçilerin yaptığı yetiştirme hatalarından en yaygın olanı, dikimden itibaren muhtelif aralıklarla bibere su verilmesi olarak açıklayan uzmanlar; salçalık biber fidelerinin tarlaya dikiminden bir hafta sonraki can suyunun ardından yaklaşık üç hafta boyunca bibere su verilmemesi gerektiğine dikkat çekiyorlar. Dikimden sulamaya kadar geçen bu üç haftalık zaman aralığında mümkün oldukça fazla sayıda toprak işleme ve çapalama yapılmasının biberlerin kök sisteminin daha hızlı gelişmesini sağlayacağı vurgulanırken, toprak işlemeyle gelişen kök sistemi sayesinde bitkilerin daha fazla biberi besleyebileceğini, dolayısı daha fazla verim alınabileceğini dile getiriliyor. Üstelik, zamanından önce yapılan erken sulamaların bitkilerin kök gelişimine engel olmasının haricinde, toprak kökenli birçok mantarı hastalığa da davetiye çıkardığı belirtiliyor.
 
Domates ve biber yetiştirilen alanlarda, bitkilerin toprağa temas eden aksamlarında Mildiyö, Erken Yaprak Yanıklığı ve Bakteriyel Leke hastalıklarının bulaştığı tespit edilirken, yağışların tekrarlaması halinde bitkilerin üst aksamında da hastalıklar yönünden uygun şartlar ulaşabileceği ifade ediliyor. Çiftçilerin bitki hastalık ve zararlıları ile mücadele konularında teknik elemanların tavsiyeleri doğrultusunda ilaçlama yapmaları gerektiğine değinen uzmanlar, aksi durumda doğru zamanda, doğru bitki koruma ürünü ile ve doğru dozda yapılmayan ilaçlamanın faydadan çok zarar getirebileceğine dikkat çekiyorlar.

Beyoba, Sazoba, Akselendi ve Sarıçalı’daki domates tarlalarında son yıllarda zararı görülmeye başlayan ve bilimsel adı Tuta absoluta olan Domates Güvesi’ne karşı mücadele çalışmalarında erken uyarı amacıyla tuzaklar asılmış durumda. Domates üretimi açısından ilçemizde önemli kayıplara sebep olabilecek bu tür zararlıların eşeysel tuzaklarla takip edildiği ve tuzak sayımlarında zararlı eşik sayılarına ulaşıldığında Akhisar İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü tarafından çiftçilerin GSM (Cep) telefonlarına SMS mesajı yoluyla kimyasal mücadele yapmaları hususunda ilaçlama duyuru mesajı gönderiliyor.

Akhisar için ticari öneme sahip ürünlerden üzümde ise en önemli bağ zararlısı olan Salkım Güvesi’ne karşı da yine eşeysel tuzakların sayılması ve meteorolojik verilerin değerlendirilmesi yöntemiyle erken uyarı çalışmaları yapılmakta olup, Salkım Güvesi 2016 üretim sezonunda bugüne kadar iki nesil değiştirmiş ve üçüncü neslin gözlenmesi, takibi ve tuzak kontrolleri hassasiyetle gerçekleştirilmektedir. Buna mukabil, son yıllarda yaşanan iklimsel değişiklikler nedeniyle, tarım ürünleri zararlılarının gelişim biyolojisinde farklılıklar oluştuğuna, bu yıl 2. nesil güvenin 2-3 hafta kadar erken kimyasal mücadele eşiğine geldiğine ve geçmiş yılların Salkım Güvesi nesilleri arasındaki senkronizasyonun kaybolduğuna dikkat çeken uzmanların, durumun hassasiyetini göz önünde bulundurarak gerekli kontrolleri özenli ve düzenli bir şekilde yaptıkları; söz konusu kontrollerin bağlarda hasat zamanına kadar titizlikle sürdürüleceği ifade ediliyor.

Bağlarda son haftaların gündemdeki konusu olan güneş yanığı hususunda yapılan kontrol ve gözlemlere göre; son haftalarda meydana gelen aşırı sıcaklara bağlı olarak diğer ilçe bağlarındaki salkımlarda güneş yanığı zararları meydana gelmiş, ancak Akhisar’daki bağlarda kayda değer bir zarara rastlanmamıştır. İlçemiz bağlarında güneş yanığı zararının hiç yok denecek kadar az olması, İlçe Tarım teknik elemanlarının tavsiyeleri ile halk arasında “yaprak alma” denilen yeşil budama uygulamasının doğru ve zamanında yapılması sayesinde sonucun memnuniyet verici olduğu dile getiriliyor.

Bilimsel adı Drosophilia suzukii (Matsumura) olan “Kanadı Benekli Sirke Sineği” zararlısına ilişkin mücadele çalışmaları kapsamında Beyoba’da Bağ ve Erik bahçesine, Kayalıoğlu’nda Nar bahçesine ve Doğuca’da Armut bahçesine tuzaklar asılmış olup, rutin tuzak sayımlarıyla zararlının Akhisar’daki aktivitesi takip ve kontrol ediliyor.

İlçemizde 30 bin dekarın üzerinde ekiliş alanına sahip olan Mısırda hastalık ve zararlılara bağlı verim kayıpları yaşanmaması için gerçekleştirilen çalışmalar çerçevesinde, Batı Mısır Kök Kurdu adındaki böceğin bölgemizdeki popülasyonu hakkında veri toplanması maksadıyla Moralılar’da tuzak kurulmuş olup, yapılacak tuzak kontrolleri ile birlikte tüm vejetasyon süresi boyunca ilçe genelinde mısırlardaki gelişimin de dikkatle takip edileceği, gerektiğinde tavsiye ve uyarılarla çiftçilerin bilgilendirileceğinden söz ediliyor.

Akhisar’ın en önemli tarım ürünü olan Zeytinde, hastalık ve zararlılarla mücadele programı dahilinde Zeytin Güvesi ve Zeytin Sineği ile kimyasal mücadele zamanının tespit edilmesi amacıyla Feromon ve McPhail besi tuzakları ilçemizde çeşitli bölgelere asılmış olup, bu tuzaklara ait periyodik sayımlar yapılırken, zeytin ağaçlarının da vejetatif fenoloji ve meyve gelişimi yönünden hasada kadar titizlikle kontrol edileceği belirtiliyor.

Bu bilgiler ışığında tarımsal üretimin hangi aşamasında olurlarsa olsunlar, tüm çiftçilerimizin karşılaştıkları her zirai sorun yada kafalarını karıştıran tüm tarımsal uygulamalar için Akhisar İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’ne bizzat müracaat ederek yada iletişime geçerek bilgi ve destek almaları daha faydalı olacaktır.