‘ Besinler ilacınız, ilacınız besinler olsun.’demiştir Hipokrat. Hastalıklardan korunma ve hastalıkların tedavisinde sağlıklı beslenme büyük rol oynamaktadır. Kazanacağınız her bir sağlıklı beslenme alışkanlığı uzun vadede sizin ve sevdiklerinizin hayat kalitesini arttıracak, kilo problemi yaşamasını ve pek çok hastalığa yakalanmasını önleyecektir. Gelin bugün yeni bir sayfa açalım ve küçük dokunuşlarla mutfağımızı daha sağlıklı hale getirelim. 
İşte karşınızda 10 adımda daha sağlıklı bir mutfak;

•    Ekmek ve un çeşidinizi değiştirin.
Ekmek beslenmemizin ve mutfağımızın temel taşıdır. Mutfağımızda önemli olan doğru  ekmek çeşidinin tüketilmesidir. Mutfağınızda beyaz ekmek yerine tam tahıllı ekmekleri tüketerek daha fazla lif ve vitaminden faydalanabilirsiniz. Aynı şey kullandığınız un için de geçerlidir. Beyaz un yerine mutfağınızda kepek, çavdar, siyez, tam buğday ununa yer verebilir; kek, pasta, ekmek, kurabiye gibi ürünleri tam tahıllı un ile yapabilirsiniz.

•    Kullandığınız yağ miktarına ve çeşidine dikkat edin.
Mutfağınızda her yağ çeşidine uygun miktarlarda yer vermeye çalışın. Önceliğiniz tereyağ, margarin gibi doymuş yağlar yerine  ayçiçekyağı, zeytinyağı gibi bitkisel yağlardan yana olsun.Ceviz, fındık,fıstık,avokado, keten tohumu, çörek otu gibi çeşitli yağ kaynaklarını mutfağınıza ekleyin. Zeytinyağı nasıl olsa sağlıklı istediğim kadar kullanabilirim diye düşünmeyin. Fazladan aldığınız her besin ileride kilo problemi ile karşılaşmanıza yol açaçaktır. Bunun için mutfakta kullandığınız yağ miktarını sınırlamaya çalışın. 

•    Pişirme yönteminizi değiştirin.
Yemeklerinizi kızartmak yerine haşlama- ızgara- buğulama pişirmeyi tercih edin. Et tavuk ve balık gibi ürünleri ilave yağ eklemeden kendi yağı ile pişirin. Yemeklerinize kişi başı 1 tatlı kaşığı olacak şekilde yağ ilave edin. Yağlı kağıt ve sprey yağ kullanın. Makarna, bulgur gibi besinleri pişirirken  vitamin kaybını önleyebilmek için haşlama suyunu dökmeden pişirmeye özen gösterin.

•    Renkli beslenin.
Mutfağınızda her renk sebze ve meyveye yer vermeye çalışın. Her sebze ve meyvenin içeriğindeki vitamin ve mineral miktarı birbirinden farklıdır. Ne kadar çeşitli beslenirseniz bu vitamin-minarelden yararlanma oranınız artacaktır. Sebze ve meyvelerin mevsiminde ve taze tüketilmesine özen gösterin.

•    Baharatlara yer verin.
Yemekleri tatlandırmak için hazır soslar ve kremaları tercih etmeyin. Yemek içerisindeki yağ ve tuz miktarını azaltın. Yemeklerinizi baharatlarla tatlandırmayı deneyin.  

•    Meyve suyu yerine meyve tüketin.
Meyvelerin suyunu değil kendisini tüketin. Bu sayede posasından da faydalanmış olacaksınız. Kabuğu ile yenebilen meyveleri kabuklu tüketmeye çalışın. Günlük meyve porsiyonunu aşmamaya özen gösterin.

•    Paketli ürün tüketimini azaltın.
Kek, bisküvi, çikolata,cips asitli içecekler gibi paketli ürünlerin tüketimini azaltın. Bu ürünler yerine mutfakta kendi yapacağınız kek, kurabiye poğaça gibi  yiyeceklere yer açın. Bu besinleri hazırlarken beyaz un yerine tam buğday unu kullanmayı, içerisindeki yağ ve şeker miktarını azaltmayı unutmayın.

•    Tuz tüketiminizi azaltın.
Gereksinimden fazla tüketilen tuz hipertansiyon riskini arttırır. Aynı zamanda su tutulumuna neden olarak ödeme yol açar. Besinlerde de bir miktar Soydum bulunduğunu unutmayın ve tuz tüketiminizi max ½ çay kaşığı ile sınırlayın.
 
Yapacağınız bu küçük değişikliklerle hem sizin hem de sevdiklerinizin sağlığına katkıda bulunarak uzun vadede kilo problemi ile karşılaşmayıp pek çok hastalığın da önüne geçebileceğinizi unutmayın.
     Sağlıkla kalın, hoşça kalın.. 
                                                             Diyetisyen Betül ANAMAS

Sosyal medya hesapları;
Facebook= https://www.facebook.com/dyt.betulanamas/
Instagram= https://www.instagram.com/dyt.betulanamas/