Op. Dr. Ali POLAT, “Endoskopi; mide ve bağırsak hastalıklarında sadece tanı için değil, takip ve tedavi amaçlı olarak da kullanılan Endoskopi’nin, çıplak gözle dışarıdan görülemeyen organlara özel cihazlarla ulaşarak, incelenecek organların gözle görünür hale getirilme işlemidir.” dedi. 

Endoskopi uygulamasında dikkat edilmesi gereken noktalardan birisinin diğer tıbbi tetkikler gibi, yöntemin sadece gerektiği zamanlarda uygulanması olduğunu vurgulayan Op. Dr. Ali POLAT, “Hastanın yaşı ve şikayetinin süresi bu gerekliliğin belirlenmesinde etkilidir. Endoskopi’nin uygulanabileceği belli durumlar; kilo kaybı, kansızlık, ailede ülser veya kanser varlığı, nedeni bilinmeyen bulantı veya kusma, yutma güçlüğü, tedavilere yanıt vermeyen reflü belirtileri, üst mide bağırsak sistemi kanamaları ve ülser şüphesi olan hastalar için, etkili bir tanı ve tedavi aracı olabilmektedir.” diye konuştu.

Endoskopi işleminin türüne göre lokal anestezi ile sadece boğazın uyuşturulması veya damardan ilaç verilerek hastanın tamamen uyutulması sağlanarak yapıldığını ifade eden Özel Doğuş Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ali POLAT, “Özel bir durum olmadığı takdirde de, endoskopi işlemi sadece 10 dakika süren, acısız, ağrısız bir işlemdir. Endoskopi işlemi sadece görüntüleme ve tanı için değil, tedavi aracı olarak da kullanılabilir. Endoskopi ile aktif kanamalar durdurulabilmekte, sirozlu hastalarda yemek borusu varislerine müdahale edilebilmektedir. Ayrıca, reflü hastalarında, farklı teknikler kullanılarak yapılan endoskopik işlemler sayesinde tedavi sağlanabilir. Tüm bu yöntemler sayesinde büyük cerrahi işlemlere gereksinim duymaksızın hastanın kısa sürede sağlığına kavuşması amaçlanmkatadır.” şeklinde konuştu.

Endoskopisinin kimlere yapılması konusunda bilgiler veren Ali POLAT, şunları kaydetti;
“Yutma güçlüğü, göğüs yanması, ekşime, ağza acı su gelmesi, mide ağrısı şikayetleri olan hastaların, kansızlık nedeniyle araştırılması planlanan hastaların, inatçı bulantı kusma şikayetleri olan hastalarda, nedeni bilinmeyen kilo kayıplarında, daha önceden endoskopi yapılıp ilaç tedavisi verilen hastaların kontrolünün yapılmasında, mide cerrahisi geçiren hastaların kontrolünde, tomografi, ilaçlı mide filmi gibi diğer tetkiklerin sonucunda şüpheli lezyonların görülmesi ve bu lezyonlardan parça alınarak inceleme yapılması gerekli durumlarda, ağızdan kahverengi kusması, taze kan gelmesi veya siyah dışkılaması olan hastalarda yapılır.” ifadelerini kullandı.