Ramazan....

1.5 milyarı aşkın İslam aleminin en kutsal ayı.

Öyle ki bu ayda, Kuran'da ''..bin aydan da hayırlı..'' diye zikredilen Kadir gecesi de var...
Kuran bu ayda indirilmeye başlandı...

İslamın bir çok ilkini barındıran bir ay!...

Oruç ayı!...Cehennem kapılarının kapandığı, Şeytanların bağlandığı bir ay!
Açlığın ve susuzluğun ne demek olduğunun bilindiği, Yüreklerin yumuşadığı, fakirlerin yoksulların hatırlandığı, yardımlaşma ayı!...

    Bunları bilmeyenimiz yok!!!...Çünkü televiyonların hemen hemen her kanalında gözlerini kısıp şöyle bir uzaklara dalarak , ayaklı ilmihal bilgisi, hadis külliyatı havasındaki abiler aldıkları paraların hakkını veriyorlar zaten!!!...

    Çoğunun popülerliği popçudan da topçudan fazla!...

Mesela Nihat Doğan bu konuda Nihat Hatipoğlu'nun eline su bile dökemez!...İslamı Ramazan'dan Ramazan'a hatırlayıp bir inanç yoğunluğu biçiminde değil de popüler bir havaya büründürerek yaşamaya başladık!!!...

   Belediyelerin hacivatlı karagözlü ramazan eğlenceleri de cabası...

Oysa Ramazan hem bedensel, hemde zihinsel arınma ,hem de insanın kendini manevi yönden test edeceği bir ay olmalıydı...

    Vermenin hazzını, lüzumunu, lezzetini tadabilmeli. Kul olmanın gereği olan Yaradana itaati, bu ay içinde oruçlarını ve namazlarını tam manası ile eda edip,idrak etmeliydi....

    Hiç bir bilim adamının bir kaç hastalık dışında faydasını inkar etmediği oruç hakkıyla eda ediliyor mu peki!!??

    Ben işim gereği yemek işindeyim. Benim cevabım hayır!!

İnsanlar Ramazanı oruçsuz geçirdikleri gibi,b ir de etraflarına karşı bir sorumluluk duygusu içinde değiller...

17 saat 38-39 derece sıcaklıkta aç ve suzuz kalmayı Rabb'lerinin emri olduğu için göze alan insanlara karşı hiç bir saygıları olmadan alenen yiyip içiyorlar!!!
     Kimseye oruç tut diye zorlayamayız ama bu insanların saygı duymamasını gerektiren bir hal de almamalı!!!...

    Gözü zinadan koruma mevzuna girmek bile istemiyorum!!...Çünkü kadınlarımız Müslüman bir ülkede değil de örneğin ABD ' de Miami Palm Beach de güneşleniyormuş gibi giyiniyorlar...Tamam sonuçta burası bir şeriat ülkesi değil. Ama Ramazan'a hürmeten asgari bir saygı ve tavır sergilemek çok mu zor!?

    Ben demin de dediğim gibi; işim gereği yemek işindeyim...Bazen oruçlu olmayanların alenen yemesi, içmesi ve umursamaz tavırları karşısında oruçlu olduğumdan dolayı utanır hale geliyorum!!!!!....

    Osmanlıda gayr-i Müslim tebanın Ramazan'da oruçluya karşı hürmeten gizli gizli yiyip içtiğini dükkanlarının camlarından içerisinin görünmemesi için kamufle ettiğini biliyoruz!..

    Peki Ramazanda Mülüman tebadan bu hassasiyeti neden göremiyoruz!!??

    Yardımlaşma Faslı filan zaten hak getire...Zekat bu ülkede farz olmaktan çoktan çıktı!!...Bir kaç İslami duyarlılığı olan zengin haricinde kimsenin varlığından bile haberdar olmadığı İslamda 2. önemli ibadet!!...fitreler de öyle ve sadaka babında!!...kimsenin canını acıtmıyor!!!

     Hakbu ki Cenneti hak etmenin koşulu hep iylik yapmak!!..Karşılık beklemeden ve durmadan iyilik yapmak değilmidir!?..

    Şu halimizle ; Kur'an'ın ifadesiyle öbür dünya ile nisbetle ''..bir günden  de az ..''kalacağımız bu dünyada sorumsuzca yaşamak bize Cennet'i ne kadar yakınlaştırır!!

   Kalplerinizin temiz olması  Cennet'i hak etmenin tek koşulu mudur!?

   Kalplerinizin temiz olması sizi Cehennem'den ne kadar koruyabilir!!??

 Namaz ve Zekat ve infak etmek , ihtiyac olanı bile kendisinden daha çok ihtiyacı olana verebilmek!!!

Bunlar hep ibadet ve Allah ''Ben insanları ve cinleri ancak bana ibadet etsin diye yaratım''  buyurmuyor mu!?...Peki biz bu emrin neresindeyiz!!??

     Bir Müslüman'ın her gününe yayılması gereken ibadet ve kulluk şuurunu nasıl yok ettik!!!...

Beş kandile ,ve iki bayram namazına sığdırılmış, indirgenmiş bir Müslümanlık, nasıl bir Müslümanlıktır!??

     Böyle bir müslümanlık,tarifini hangi kutsal kitaptan, hangi dinden, hangi peygamberden almıştır!?...İslam bu mudur!?

   İslamı Kur'an'ın persfektifinden çıkarıp, Kur'an'ın olmazsa olmaz Lafız, mana ve maksat olmak üzere üç ayagından sadece lafza takılıp kalmak!!...Allah ile konuşmak demek olan mana kısmını ve sohbetten beklenen maksadı ısklamak kimin suçu!!??

    Tv karşısında geçirdiğimiz vaktin çok değil onda birini ,Kur'an'ı okuma ve anlamaya çalışmak şeklinde değerlendirebilsek...Günde bir hadis öğrenip onu yaşamaya çalışsak!!...
    Bütün psikolojik hastalıkların, içki,uyuşturucu, kumar, fuhuş, hoşgörüsüzlük, hırsızlık, yalan, riya, kibir, cinayet, ve intiharların sıradan olduğu bir toplumda cinnet hali içinde yaşamamızın sebebi, inançsızlık değil de nedir!!..

    Gelin güzel bir meal edinelim...Alemlerin Rabbi ile bir sohbet faslı başlatalım..Emin olun siz ona bir adım atarsanız o size koşa koşa gelecektir!...

    İşe Rabbimizin Kur'an'da ki ilk emri ''oku'' ile başlayalım.

    Günde bir Hadis öğrenmeye ve onu uygulmaya çalışalım!..Mesela birincisi benden olsun. "Müslüman'ın derdiyle dertlenmeyen bizden değildir!" diyor Allah Resulü...Tamda Gazze' deki Müslüman kardeşlerimizin, Müslümanların en kutsal ayında çoluk ,çocuk, kadın , yaşlı demeden katledildiği bu güne ne kadar da denk düşüyor değil mi!?...

     Ve son olarak dua! dua! dua! diyorum...Allah yar ve yardımcınız olsun!