Ensar Vakfının “kaçak” yurtlarında 10-11 yaşlarında ki çocuklara tecavüz edilmesi gündeme bomba gibi düştü. Olayın ardından yaşananlar ise en az olay kadar üzüntü verici ve düşündürücü.
 
Hükümetin “kıymetli hizmetler veren bir vakfın faaliyetlerine gölge düşürülmesine izin vermeyiz” anlayışıyla savunmaya geçmesi…
 
 CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun tartışma yaratan “önüne yatma” benzetmesi…
 
Suçu, suçluyu ve mağdurları bir tarafa bırakıpta “önüne yatma” deyimi etrafında kitlenen kısır tartışmalar… Kılıçdaroğlu’na karşı yapılan protestolar… Hakaretler, saldırılar, gensoru önergeleri, tebrik için kuyruğa girmiş vekiller…
 
Bu kadar saçmalığın arasında esası tartışan var mı?
 
“9-10 yaşındaki çocukların orada ne işi var” diye soran kaç kişi var?
 
“ Bu ülkenin kanunlarına göre ilk ve ortaokul öğrencileri için vakıflar yurt açamaz kardeşim, bu bile başlı başına suç” diyen kaç kişiyi gördünüz?
 
“Bu şekilde açılmış kaç yurt var? Bunlar tespit edilsin ve derhal kapatılsın!” önerisini getireni gördünüz mü?
 
Bir iki gazeteci,aydın ve milletvekili dışında maalesef doğru soruları soranı görmedik.
 
İlköğretim düzeyinde ki çocuklarımızın bu “kaçak” yurtlarda ne işi var? Köy okullarının kapatılması ve taşımalı eğitime geçilmesi böyle bir ihtiyacı doğurmuş olabilir mi? Bu ihtiyacı karşılamak için devlet neden bir şey yapmaz? Amaç aileleri bu “kaçak yurtlara” mahkum etmek olabilir mi?
 
Valiliklerin, Milli eğitim Müdürlüklerinin yani devletin bu “kaçak” yapılanmalara göz yumduğu hatta kolladığını biliyoruz. “Çıkan tartışmalardan önüne yatmak ifadesini erkekler için kullanılmasında bir sakınca olmadığını anlıyoruz. O zaman Karaman Valisi, Ensar Vakfının önüne yatmıştır. İl Milli Eğitim Müdürü Ensar Vakfının önüne yatmıştır.” diyen gazeteci İsmail Saymaz haksız mı? Suça ortak olan bir devletten bahsediyoruz yani. Bakanların dokunulmazlığı var. Gensoru geldiği zaman onları kollayacak, ardından da tebrik için sıraya geçecek milletvekili arkadaşları var, dokunamıyorsun anladık .Suça ortak olan devlet görevlileri hakkında bir şey yapılmayacak mı peki?
 
Devletin Valisi, Kaymakamı, Milli Eğitim Müdürü neden bu kurumların önüne yatıyor? Bu vakıflar İktidar için neden bu kadar önemli? Cumhurbaşkanımızın hayalini kurduğu “kindar ve dindar gençlik” bu yurtlardan mı çıkacak yoksa?
 
Her şeyden önemlisi mağdur çocuklar ne olacak? Ya aileleri? Bu yurtlar bir tek Karaman’da mı var? Bu ve buna benzer iğrençlikler bir tek Karaman’da mı yaşandı sizce?
 
Bu kadar aptalca tartışmadan sonra çocuklarımızın yarın daha güvenlikte olduğunu söyleyecek bir kişi var mı?
 
Bu kepazeliği savunma, olayı örtme telaşında olanlara sesleniyorum… Mağdurlardan birisi sizin çocuğunuz veya yakınınız olsaydı aynı şeyleri söylemeye ,yazmaya devam edebilir miydiniz?