Manisa'nın Soma ilçesinde 301 madencinin yaşamını yitirdiği maden ocağı faciasının görüldüğü 6'sı tutuklu 51 sanıklı dava, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinde bugün devam etti. 16.duruşmanın ilk gününde savcının mütalaası beklenirken mahkeme başkanı Aytaç Ballı ek bilir kişi raporuna karşı savunma için süre isteyen sanık ve avukatlarına söz verdi.

Sanıklardan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. yönetim kurulu başkanı Can Gürkan, sinevizyon eşliğinde hazırladığı sunumla savunma yaptı ve olayda sabotaj ihtimali olduğunu öne sürerek Manisa Savcılığının da sürdürdüğü soruşturmanın önemli olduğunu ve faciadan dolayı FETÖ'yü gösterdi. Bir linç kültürü ile yargılandıklarını öne süren Gürkan, yalan raporlar ve olası kasıtla yargılandıklarını hatırlatarak bilirkişi heyetlerinin raporları arkasında durmadığını işaret etti. Can Gürkan'dan sonra şirketin genel müdürü Ramazan Doğru, ve işletme müdürü Akın Çelik söz alarak bilirkişi raporlarının yanıltıcı olduğunu iddia etti.

Verilen aranın ardından tutuklu sanıklardan İsmail Adalı söz aldı ve gerçeklerle yargılanmak istediğini ve hakimlerin kesinlikle bilirkişi raporlarına inanmaları gerektiğini savundu. Tutuklu sanıklardan Ertan Aksoy'da bilirkişi raporlarının çelişkili olduğunu ve yeni bir rapor talebinde bulundu.

Ardında tekrar ara verildi ve savcı Şükrü Akyıl, Manisa Cumhuriyet Savcılığı'nın facianın sabotaj olma ihtimaline karşı yürüttüğü soruşturmayı gerekçe gösterip ek süre istemesi salonda bulunan mağdur ailelerin avukatları tepki gösterdi. Ardından söz alan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan'ın, müdahil avukatlar ile tartışması sonucu salonda bulunan aileleri gerdi. Bunun üzerine salonun yatışmaması üzerine Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, ara kararı vermek üzere 16. duruşmayı yarına (19 Nisan 2017 Çarşamba) erteledi.

Duruşma sonrası mahkeme salonu önünde zor bir eşiğe geldiklerini ifade eden Sosyal Haklar Derneği Başkanı ve müdahil avukat Selçuk Kozağaçlı bu davanın bittiğini, bugüne kadar dava boyunca bu dosyada 15 rapor olduğunu iddia ederek tüm raporların işvereni gösterdiğini belirtti.

Davada kendilerine verilen süre zarfı içerisinde 3 gün boyunca dava sürecini anlattıklarını ve hiç bir sanık için 1 gün dahi fazla bir ceza istemediklerini ifade eden SHD Başkanı.... "namus, ahlak ve hukuk bundan sonra şunu gerektirir. Cumhuriyet Savcısı, var mı başka istediğin bir şey. Rapor mu, incelememi, talep mi var hayır diyor. Söyle sen de bizim gibi görüşünü Ocak ayında dedi ki ben de söyleyeceğim. hep beraber çıktı öğlen arasına döndük ve dedi ki vazgeçtim sonra söyleyeceğim. Bir daha ara istedi, bir kere daha hazırlayamadım dedi. bugün bize dedi ki arkadaşlar, Manisa'da bir dosya varmış o dosyayı Alp Gürkan ve arkadaşları şikayet etmişler, sizin madeninizi FETÖ'cüler yaktı demişler. Savcılık da onu soruşturuyormuş, kim kimi soruşturuyormuş bilemiyoruz gizli. Ya ölen bizim çocuğumuz, FETÖ'cü mü öldürdü hangi örgüt öldürdü. ölen bizim çocuğumuz değil mi, dava bizim değil mi bize de mi söylemeyeceksin, çocuğumun katilini arıyorsun. Biz gittik, ne yapıyorsun dedik savcıya bize haber ver. Dedi ki dosya gizli, peki benden gizli patronla beraber benim çocuğumun katilini mi arıyorsunuz. Bugün dedi ki savcı, orada bir soruşturma var, hele az onda bir gelişmeler olsun, bekleyelim. 

Bekleyemeyiz, adalet ihtiyacı, adalet isteği adalete duyduğumuz inanç böyle naylondan işleri bekleyecek bir inanç değil. Bekleyemeyiz, çocuklarımızın katilleri burada, bu yargılama yürüyecek, bu dava devam edecek ve bu ceza verilecek. Veremiyorsanız, korkuyorsanız vermeyin ceza. Bu dava bitsin biz hakkımızı ararız  başka yerde. ama bu davayı uzatarak, bu davayı çıkmaza sokarak, bu davayı kitleyerek 2 ayda bir naylon numaralar yaparak çocuklarımızın hatırasına bile saygısızlık ettiremeyecekler. Bu dava görülecek ve bu dava bitecek. Yarın gerekiyorsa hepimiz, bütün avukatların gidip Manisa'daki savcıya da dilekçe vereceğiz. Diyeceğiz ki çok sevendik, bizim çocuklarımızın katilini arıyormuşsun. Biz de arıyoruz, aç bakalım neler yaptın, biz uğraşıyoruz 3 yıldır, bakalım sen ne yaptın 3 aydır. Biz 3 yıldır peşlerindeyiz, inşallah sen de çalışmışsındır, gel beraber çalışalım diyeceğiz. Katili arıyorsan bizimle birlikte arayacaksın maden ocağının patronları ile birlikte aramayacaksın. Bu dünya yerinde durdukça bu hesap görülecektir, biz adaletten vazgeçmeyiz, biz sizden vazgeçmeyiz, bu hesabı soracağız" dedi.
(BG)