Mevlit kandilini kutlayarak konuşmasına başlayan Kalender, Üç dönemdir Akhisar Tuhafiyeciler ve Manifaturacılar Odası yönetim kurulu üyesiyim. Öncelikle bu süreç içerisinde bize oy vererek destek veren veya gönülden destekleyen tüm üyelerimize minnetle teşekkürlerimi sunuyorum. 16.01.2015 tarihinde yönetim kurulu üyeliğim düşürüldü neden bu gün basın toplantısı. Eğer o günlerde bu basın toplantısını yapmış olsaydım belki birçok insanın kafasında ‘Kalender aday mı?´ olacak düşüncesi oluşabilirdi, Bende yaşanan süreci üyelerimize doğru bir şekilde anlatabilmek için önce vergi kaydımın terkini yaptım sonrada bu açıklamayı yapma gereği duydum” dedi.
Yönetimden çıkartılmam hukuksuzdur
Yönetim kurulundan hukuksuz ve keyfi nedenlerle çıkarıldığını öne süren Kalender, “08 Ocak 2014´te yapılan genel kurulda üyelerimizin oyları ile Demokratik bir şekilde yönetim kurulu üyesi seçildim. Görev dağılımında Bşk. vekili oldum. Yapılan muvazaalı toplantılara ve Hak ihlallerine itiraz ettiğimden dolayı Başkan Ruşen Üren´in isteği doğrultusunda önce 29.08.2014 tarihinde başkan vekilliğim daha sonra 16.01.2015 tarihimde davet edilmediğim ve şahsıma geç tebliğ edilen toplantılara mazeretsiz katılmadığım iddiası ile haksız ve hukuksuz bir şekilde yönetim kurulu üyeliğim düşürüldü.” Açıklamasını yaptı.
Bu süreçten vicdanen rahatsızım
Yasal takip sürecinden vicdanen rahatsız olduğunu dile getiren Sabri Kalender, “Yönetim kurulunda bulunduğum sürece İnanmadığım ve üyelerimizin hayrına olmayan hiç bir karara imza atmadım şerh koydum. Üçüncü döneme geldiğimizde sosyal demokrat bildiğimiz başkanın ilk icraatı yıllık aidatlarını ödeyemeyen üyelerimizi icraya verelim olmuştur. 14.03.2014 tarihinde yapılan yönetim kurulu toplantısında dedim ki torba yasa konuşuluyor, torba yasada üyelerimize af gelebilir artı 2014 yerel seçimleri arifesindeyiz böylesi bir karar almakla oda olarak yanlış anlaşılırız. Başkan Ruşen Üren ise kararı almak durumundayız federasyondan gelen yazı var dediler. Bütün arkadaşlar imza atınca bende imzalamak durumunda kaldım. 14. Mart 2014 Cuma günü saat 11.00´de başkanın isteği ve önerisi ile yıllık aidatlarını ödeyemeyen üyeler için yasal takip kararı alındı! Daha sonra araştırdığımda bizden daha zor durumda olan birçok oda yıllık aidatlarını ödemeyen üyelerini icraya vermediklerini öğrendim. Sekreterimizden federasyondan gelen yazıyı görmek istedim, federasyondan gelen yazının tarihine baktım bizim aldığımız yasal takip kararından iki ay sonraki tarih olduğunu gördüm.(13.05.2014). Federasyondan gelen yazınında ben sipariş ile geldiğini düşünüyorum. 2014 Eylül ayında torba yasa çıktı hepimizin malûmu, tahmin ettiğim gibi üyelerimize de af ve ödeme kolaylığı geldi. Af gelince Başkan Ruşen Üren´e dedim ki yıllık aidatlarını ödeyemeyen üyeler için aldığımız yasal takip kararından dolayı ben vicdanen rahatsızım, ya siz!
Aldığım cevap, ne olacak avukat marifeti ile borcunu ödeyen üyeler 50 TL gibi cüzi bir fark ödediler olmuştur. Böylesi bir karara imza attığımdan dolayı mağdur duruma düşmüş olan üyelerimizden özür diliyorum ve haklarının helal etmesini diliyorum.” İfadelerini kullandı.
Mevzuata aykırı !
Kanunlar çerçevesinde böyle bir durumun olmadığına dikkat çeken Kalender konuşmasına şu şekilde devam etti.
“5362 sayılı yasa madde (53)esnaf ve sanatkâr odaları yönetim kurulu en az ayda bir toplantı yapar der. Başkan vekili olana kadar birçok arkadaşım gibi şahsımda dahil karar defterine yazılmış olan kararları sekreterimiz okur bizler de karar defterinin tarih kısmına dikkat etmeksizin imzalıyorduk. Huzur hakkı bordroları ile yönetim kurulu toplantı karar tarihleri karşılaştırıldığında 2014 yılı Ocak, Şubat ve Nisan aylarına ait toplantıların muvazaalı olduğu ve bazı tarihler üzerinde tahrifat yapıldığı görülmektedir. Yönetim Kurulu toplantıları yapılmadan yapılmış gibi gösterildiğinden yönetim ve denetim kurulu üyelerine Huzur hakkı ödemesi yapılmadığı başkanımız Ruşen Üren´in ise bu aylara ait genel kuruldan geçen maaşını eksiksiz olarak aldığı görülmektedir. Geçmişe dönük inceleme yapıldığında da muvazaalı toplantıların olabileceğini iddia ediyorum.
“YASAL MÜRACAATLARIMI YAPTIM”
Son olarak diyor ki benim suçum ve kusurum eğer suç ise yasaları kendimize uydurmak değil, yasalara uygun olarak faaliyet göstermenin gayreti ve üyelerimizin menfaatini savunmanın dışında hiç bir kusurum olmamıştır olamaz da! Haksız, Hukuksuz ve antidemokratik bir şekilde yönetim kurulu üyeliğimin düşürülmesi şahsımın onurumdan bana bir şey kaybettirmez. Ancak başkan Ruşen Üren´ in isteği doğrultusunda benim yönetim kurulu üyeliğimin düşmesi yönünde imza atan arkadaşları buradan ispata davet ediyorum. Eğer ispat edemezler ise müfteri duruma düşeceklerini buradan ilan ediyor ve kendilerini vicdanları ile baş başa bırakarak Allah´a havale ediyorum. Benim alnım açık başım dik cumhurbaşkanımızın dediği gibi diyorum, abdestimden şüphem yok ki namazımdan şüphem olsun. Şahsıma yapılan haksızlığın ve hukuksuzluğun yasal olarak düzeltilmesi için tüm ilgili makamlara müracaatlarımı yaptığımı buradan kamuoyunun bilgisine sunuyorum”.
