Akhisar Balkan Göçmenleri Dayanışma Yaşatma ve Derneği 8 mart dünya kadınlar günü nedeni ile dernek lokalinde bir kutlama programı düzenledi. 

Kadın erkek eşitliğinin önemine vurgu yapan Dernek Başkanı Tunay Gül,"Hepimiz Erkek ve kadın ayrımının bir yapılamdığı bir dünyada yaşamak istiyoruz. Çünkü kadınlarımız bizim için çok değerli, bizim birer parşamız, annemiz, eşimiz kızımız. Bütün kadınlarımızın kadınlar gününü kutluyorum." ifadelerini kullandı. 

Derneğin kadın kolları başkanı Filiz Aydemir ise yaptığı konuşmada, "

8  Mart, tüm dünyada kadınların eşitlik, özgürlük ve daha huzurlu yaşama isteklerini dile getirdikleri çok özel bir gündür
Yılın sadece bir günü kadınları hatırlamak, onların aile ve toplum üzerindeki değerlerini ön plana çıkarmakla, onların hak ettiği kazanımlar ödenmiş olmaz Eşitlikten söz ederken, bunu uygulamalarda göremiyoruz Örneğin, siyaset, idare ve toplumun diğer alanlarında, kadınlara gereken fırsatlar verilmemiştir Kadın haklarını, insan haklarından ayrı tutmak mümkün değildir Kadın hakları ile savunulan kadınların ayrıcalıklı haklara sahip olması değil, sadece insan oldukları için her yerde ve herkes için geçerli haklara sahip olmasıdır Kadınların eğitim, sağlık, siyaset ve toplumun her alanında, özgür ve aktif olarak görev almalarına fırsat verilmelidir

Atatürk kadınlarımıza birçok alanda özgürlük getirmiştir 1924 yılında, Atatürk’ün meclise soktuğu 17 kadından sonra, 2016 yılında bulunduğumuz bu dönemde, peki şu anda mecliste kaç kadın var ve ne derecede haklarımız savunuluyor?

Daha uygar ve sağlıklı bir toplum için, kadınlara her zaman ihtiyaç vardır Kadınlara verilmiş bu güzel güne saygı duymalı ve onları sadece bir günle değil; her zaman hatırlamalıyız
[16:38, 8.3.2016] Bıyıklı: Bir araştırma yapılsa eminim ki dünyanın en güzel şeyi için “annelik” en ön sıralarda belki de birinci çıkacaktır. Annelik her toplumda ve kültürde kutsal sayılır ama nedense annelik görevini icra eden kadınlar dışlanırlar, hopr ve küçük görülürler.

Böylesi bir ikilemin sebeplerini araştırmak sanırız ki bilim insanlarının, üniversitelerin ve STK’ların sorumluluğunda ve bu şekilde bir ikilem hangi mantıkla açıklanır bilemiyorum. Özellikle son dönemde yapılan “Kadına şiddet” haberlerinin patlaması ve bu haberlerin basın tarafından yanlı ve hatalı verilmesinden dolayı bu şiddet olayları bir türlü dinmiyor.

Özellikle ülkemiz gibi örf, adet ve geleneklerin ardına sığınarak yapılan acımasız uygulamalar artık kadınlar tarafından kabul edilemez olarak adlandırılsa dahi toplum olarak hala bir arpa boyu yol alabilmiş değiliz. Dünya Kadınlar Günü sebebi ile her sene yapılan içi boş konuşmalardan başka çok az uygulanabilir proje hayata geçiyo ve maalesef ki bu projelerde yeterince kadın yararlanamıyor.

Kadın ile erkek eşit midir? Hala bu soruları soran, eksik etek ve elinin işi ile erkek işine karışma mantığı ile hareket eden eğitimsiz ve ya eğitimi yarım yamalak almış kesim varken kadının işi oldukça zordur.

Kadınların tek sorunu tabii ki şiddet değil. Çoğu kadın toplumda bir erkeğin yapması gerektiği düşünülen bir çok işi yapmayı bırakın yanına dahi yanaştırılmıyor. Hala miras paylaşımlarında kadınlar bir çok yerde hak ettiklerini alamıyor. Hala bir erkek ile görüştüğü için damgalanıp toplum tarafından dışlanan o kadar çok kadın var ki inanılmaz.

Bu konu da ne yapılır bu problemler nasıl giderilir? Bunun için öncelikle Atatürk gibi siyasi iradelere ihtiyacımız vardır. Kadınlara öncelikle kanuni hakların iyi verilmesi gerekmektedir. Ardından da eğitim geliyor. Eğitimli kadınlar dahi taciz ve şiddete uğrayabiliyorken eğitimsiz kadın kesimin neler yaşayabileceğiniz lütfen düşünmenizi rica ediyorum. Düşünün ki eğitim oranı oldukça yüksek kadınların olduğu bir toplumuz. Emin olun hiçbir sosyal proje gerek kalmadan kadın hakları konusunda bir problem yaşamayız.

Daha özgür ve emeğine saygılı kadın toplumu dileklerimizle 1920’li yıllardan bu yana tüm dünyada çeşitli etkinlikler ile yol alınmaya çalışılan Dünya Kadınlar Günün de kadının toplum içerisinde daha etkin ve daha güçlü olabilmesi için yapılan çalışmalara destek verilmesini umuyor ve bunu yürekten istiyoruz." dedi.