Yönetim Kurulu Üyeleri Ramazan Haşlamalar, Senai Yavuz arif Yaşar, İsmail Çoban, Manisa Şubesi Mevzuat Sekreteri Kudret Aktaş, Türk Büro Sen İlçe Temsilcisi Ali Aktaş ve Türk Eğitim Sen Okul temsilcilerinin katıldığı toplantı, ilçe temsilcisi Cihan Küçükaydın, “Türkiye’de sendikacılık yapmanın ve Gazetecilik yapmanın zor olduğunu biliyoruz. İşinizi olması gerektiği gibi yaptığınızda mutlaka birileri kızacaktır. İktidarlar bu iki çalışma grubunun bağımsız olmasından hoşlanmaz. Siz basın mensupları demokrasinin en önemli unsurusunuz bu bağlamda zorluklarla karşı karşıya kalsanız da doğruları yazmaya doğruları söylemeye olan azminizden ve kararlılığınızdan vazgeçmeyeceğinize olan güvenimiz tamdır. Basın mensupları sivil toplum örgütlerinin kamuoyu oluşturmasındaki en önemli köprünün olduğuna inanan bir sendikayız.” Ders yılının ilk yarısısın çok büyük sorunlarla bittiğini belirten Küçükaydın, “2014 yılını genel olarak değerlendirdiğimizde başından sonuna kadar sıkıntılı bir yıl geçirdik yılın büyük bir bölümünde idareci atamaları ki bize göre kıyım-zulüm ve intikam duyguları dolu çalışma barışını zedeleyen bir uygulama bütün yılımızı meşgul etti. 22 Ağustos tarihinden beri hemen her 10 günde bir öğretmen idareci atamaları ile geçti. Bu süreç bütün okulları ilgilendiren bir durum oldu. Bizden olmayan ve bize itaat etmeyen hiç kimsenin idareci olamaz dendiği bir süreci yaşadık ve bunu Milli Eğitim Müdürlüğünün üstünde bir kurum olarak gözüken sözde bir sendikanın yapması onurlu bir mücadele geleneğinden gelen “Türkiye sevdamız ekmek için kavgamız” diyen bizleri cidden çok üzdü. Çünkü il ve ilçe müdürlüklerini iktidara yakın sendika yönetiyor.” Yetkililer tarafından yapılan açıklamalarda verilen zam ve ücret rakamlarının gerçeği yansıtmadığını, örneklerle ve yetkililerin ve iktidar yanlısı sendikanın hep yanıltıcı rakamlar verdiğini belirten temsilci Cihan Küçükaydın, “Bir sendika Kamu çalışanlarının sosyal-ekonomik ve özlük haklarını savunmak ortak menfaatlerini sağlamak için vardır.” diyen Küçükaydın “İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bazı sorular sormak istiyorum.
1-İkili öğretim yapan okullar normal eğitime geçecek mi? Dönüşüm gerçekleşecek mi? Bu dönüşüm gerçekleşecek ise ne zaman gerçekleşecek? Geçen yıl olduğu gibi oldu bittiye mi getireceksiniz?
2-TEOG sınavlarında sınavı saatinden sonra başlatıp geç bitiren okullar var mıdır? Var ise ne gibi işlem yapılmıştır?
3-Yatılı öğrencisi olan okullardan yatılı öğrenciler için gönderilen kıyafet ödeneğini ihalesi yapılamadığı için alamayan öğrenciler var mıdır? Var ise sorumlular hakkında herhangi bir işlem yapılmış mıdır?
4-Okullardaki personeller hakkında kılık kıyafet yönetmeliğine uygun giyinmedikleri gerekçe ile tutanak tutulmakta mıdır? Soruşturma açılmakta mıdır? Müdürlerinizden öğretmenlere yönelik böyle bir baskı yapılmaktamıdır? Sendikaların aldıkları eylem kararlarına rağmen cezai işlem uygulanacak m, bu konuda ceza alan personel varmıdır? Bu uygulama ne zaman başlamıştır?Kıyafet yönetmeliğini delenler şimdi savunucusu mu olmuşlardır?
5-İdareci değerlendirme kriterlerine verdiğiniz cevaplarda hakikaten öyle olması gerektiği için bu cevapları verdiğinizi söylediğiniz doğrumudur?
6-Okullara atanan müdürlerin ve müdür yardımcılarının Milli eğitim müdürlüğü tarafından değil bir sendika tarafından yapıldığı ve atananların (%90 dan fazlasının) bu sendika üyesi olduğu doğru mudur?
7- Mülakatlardan yüksek puan alarak atanan müdürlerin okullarda bazı sendikalardan istifa etmeler ve bir sendika ya üye olmaları için personele baskı yaptıkları söylentileri doğrumudur? Bu söylentileri siz de duydunuz mu,duyduysanız ne gibi bir işlem yaptınız.”
Cihan Küçükaydın sözlerini “Türk Eğitim-Sen olarak ikinci kanaat döneminde Angarya nöbet tutmama eylemi yapacağız. Genel merkez kararı gereği ikinci dönem bütün üyelerimiz okul idarelerine dilekçe verip her ayın ilk haftası okul nöbeti tutmayacağız. Biz buradan il müdürü-ilçe müdürü yada daha alt kademe bütün bürokratlara sesleniyoruz. İktidarlar makamlar koltuklar gelip geçicidir. Yarın hepimiz bu makamları bırakıp aynı masada oturduğumuzda bir birimizin yüzüne bakabileceğimiz adaletli bir yönetim bekliyoruz sizlerden. Kimsenin ahını almayınız. Bizler Bu güne kadar hiç bir gücün karşısında hazır ol da durmadık bundan sonra da rahat durmayız. Yezid’in tasından su içmektense Hüseyin ile ölmeyi tercih ediyoruz.” Diye tamamladı.
