Haber Merkezi - Akhisar Eğitim Bir-Sen Yönetim Kurulu ve Okul Temsilcileri Sendika Hizmet Binasında toplandı. Akhisar Eğitim Bir-Sen İlçe Başkanı Süleyman Erdem okuduğu basın açıklamasında 2013 yılının değerlendirmesini yaptı ve 2014 yılı hedeflerini ortaya koydu.

Konuşmasına “bu yolda inanç vardır, fedakarlık vardır, emek vardır; korkmak yoktur, kaytarmak yoktur, geri dönmek yoktur.” diyerek başlayan Akhisar Eğitim Bir-Sen İlçe Başkanı Süleyman Erdem;

Çağın Soylusunu Rahmetle Anıyoruz

Kurucu Genel Başkanımız Mehmet Akif İnan, yar ellerine göçeli 14 yıl oldu. 1940 yılında Urfa’da dünyaya gelen Akif İnan, 6 Ocak 2000’de Hakk’ın rahmetine kavuştu. Çevresine ümit aşılayan, vatan topraklarını kireçle boyanmış beyaz taşlarla sınırlamayan, ezanın okunduğu coğrafyayı vatan bilen, yüzü şehirlerin anası Mekke’ye dönük bir hayat süren Akif İnan, duruşu, tavrı, mimikleri, ifadeleri ve üslubuyla tam bir uygarlık savaşçısı ve çağın soylusuydu. Ömrünü medeniyet mirasımızın yeniden inşasına ve ihyasına adayan Kurucu Genel Başkanımız Mehmet Akif İnan’ı, vefatının 14. yıldönümünde rahmet ve minnetle yâd ediyoruz.

Gönlümüz, Kollarımız, Kapımız Bütün Eğitim Çalışanlarına Açıktır

Dünyayı, “Dünyada rahat yoktur” ilkesiyle ele alan ve gönülleri imar etme hedefiyle rahata değil, meşakkate talip olarak sendikal düzlemde yol açan öncülerin manen ve maddeten oluşturulmuş her türlü engeli aşan cesur ve kararlı adımları, öncülerin bıraktığı izden ilerleyip hedefe giden yolu hep genişleterek ve stabilize ederek koşan ardılların azim ve gayretleri 22 yılda yüz binlerce hikayeden oluşan upuzun bir Eğitim-Bir-Sen destanını meydana getirmiştir. Bu destanda emek vardır, fedakârlık vardır, gözyaşı vardır, sevinç vardır, endişe vardır. Bu destanda, duygu yelpazesinin her bir aralığından örnekler vardır ama yılmak yoktur, korkmak yoktur, kaytarmak yoktur, caymak, geri dönmek yoktur. Bu teşkilatın bünyesindeki tüm kardeşlerimizin birbiriyle olan bağı, gönül bağıdır. Gönlümüz, kollarımız, kapımız bütün eğitim çalışanlarına açıktır; çabamız, gayretimiz, hizmetimiz bütün ülke insanına, insanın ve insanlığın mutluluğuna hasredilmiştir. Yeni dönemde eğitim çalışanlarının tamamını bünyemize katmak üzere daha yüce gönüllü olmak, daha çok çalışmak durumundayız.

Değerler Sendikacılığını Önemsiyoruz

Eğitim Bir-Sen olarak değerler sendikacılığını önemsiyoruz. Tüm kamu görevlilerinin özlük hakları için mücadele etmenin yanı sıra özgürlük ve demokrasinin genişletilmesi için mücadele ediyoruz. Biz değerler sendikacılığının mimarıyız. Hem özlük hem de özgürlük mücadelesi veriyoruz. Sendikacılık bir araçtır. Asıl olan değer yargılarımıza sahip çıkmak, demokrasi ve özgürlüklerin daha da artırılması için mücadele etmektir. Mısır, Suriye, Myanmar, Bangledeş başta olmak üzere dünyanın dört bir yanında yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi için elimizden geleni yapmaya çalıştık. Ayrıca kamuda başörtüsü sorununda gelinen nokta vatandaşına had bildirerek ‘siz işinize bakın’ diyen devlet anlayışından eşit yurttaşlığa geçişin adıdır.Ve bu kazanımın en büyük pay sahibi tabii ki Eğitim Bir-Sen’dir.

Yolsuzluk Kılıfına Bürünmüş Türkiye’yi Diz Çöktürme Operasyonu Amacına Ulaşamayacaktır

Hatırlarsak; Dershane tartışmasının başladığı günden beri ‘dershaneler kapatılmamalıdır, kapanmalıdır’ dedik. Hâlâ sınavların amaç olduğu eğitim sisteminde, dershaneleri kapatmak çözüm olmaz. Testle tost arasına sıkıştırılmış; erdemli, ahlaklı olmanın önemli olmadığı bir sistemde kaybeden Türkiye olur dedik. Ama gördük ki, Mesele sadece dershane meselesi değilmiş. Taksim Gezi olaylarında bu nasıl iş, niye taraflar biraraya gelmedi’ derken, bir sanatçının Tweetiyle meselenin ağaç meselesi olmadığını görmüştük. Son günlerdeki operasyonlar da tıpkı gezide olduğu gibi, meselenin dershane meselesi olmadığını göstermiştir.Darbe dönemi yasa ve yasaklarının temizlenmesi ile yıkımlarının onarılması, eğitim ve çalışma hayatında kadına devlet eliyle şiddetin sembolü başörtüsü yasağının kaldırılması, 8 yıllık zorunlu kesintisiz eğitim dayatmasına son verilmesi, ötekileştirmeye son verilip kardeşlik ikliminin tesis edilmesi, devletin milletinden milletin devletine geçilmesi dahil, saymakla bitmeyecek dönüşümler milletin ve millet iradesinin eseridir. Bu dönüşümler, küresel operasyonu planlayanların ve destekçilerinin gözünü korkutmakta, farkında olmadan destek verenlerce göz ardı edilmektedir. Çözüm sürecinde kat edilen mesafe başta olmak üzere, ülkenin bütününü kaplayan ümit, ince bir mühendislikle baltalanmaktadır. Bu süreç, Türkiye’yi yeni bir kaosa sürükleme sürecidir. Ülke yönetimini zafiyete düşürmeye, itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Allah’ın izni ile 76 milyon ile bu süreci atlatacağız. Bunların hepsi geçecek. Ülkemiz, yarın, bugünden daha güzel, daha güçlü olacak.Gezi Parkı'nda 3-5 ağacın kesilmesini bahane ederek istedikleri sonucu alamayanlar, toplumun en duyarlı olduğu yolsuzluk konusunu burada projenin içine dâhil ettiler. Burada yolsuzlukla ilgili yapılması gereken ne ise yapılmalıdır. Eğitim Bir-Sen, yolsuzluk görünümlü bir projeyle Türkiye’yi zayıflatmaya çalışan kirli senaryoya açıkça karşıdır. Eğitim Bir-Sen olarak Bizim duruşumuz bellidir. Demokrasiden, insan haklarından ve özgürlüklerden yana olan bu hakperest duruşumuzu sürdüreceğiz. Eğitim Bir-Sen bir erdemliler hareketidir. Bize yakışan ‘amasız’, ‘fakatsız’ toplumun tüm kesimlerini kucaklamak ve hiçbir gönlü kırmamaktır.

2014 Maaş Artışlarının Bereketli, Kazanımlarımızın Hayırlı Olmasını Temenni Ediyoruz.Daha İyisini de Bizim Alacağımızın Bilinmesini İstiyoruz

Yeni dönemde çalışmalarımızı hızlandıracak somut destek, 1 Ocak 2014’den itibaren yürürlüğe giren toplu sözleşme ve bu toplu sözleşmeyle elde ettiğimiz kazanımlardır. 2014 yılı toplu sözleşme kazanımlarının Ocak 2014’te çalışanların maaşlarına yansıyacak olması, bütüne giden yolda bize çokça katkıda bulunacaktır. 2014 toplu sözleşmesiyle bir öğretmenin maaşına, 15 Ocak itibarıyla 198 TL; 15 Temmuz itibarıyla, 75 TL olmak üzere, toplamda 273 TL net zam aldık. Bu artış, bugünkü maaşlara net yüzde 14 zam demektir. Bu zammın içinde neler var? 150 TL ek ödeme var, net 123 TL taban aylığa zam var, bunun brütü 175 TL’dir. Maliye Bakanlığı’nın 80’li yıllardan beri hiç yanaşmadığı bir zamdır bu. Maliye’ye maliyeti her bir memur için yaklaşık 210 TL’dir. Ve bu zammın, emekliye ayrıldığımızda emekli ikramiyemize yansıması Ocak 2014 itibarıyla net 5 bin 250 TL’dir. Toplu sözleşme kazanımlarının içinde ayrıca emekli eğitim çalışanına yüzde 12 (146 TL) zam, 4/C’liye yaklaşık yüzde 50 zam, öğretime hazırlık ödeneğinin önümüzdeki yıldan itibaren 940 TL’ye çıkarılması da yer alıyor. Bunların hepsi 2014 toplu sözleşmesinin kazanımlarıdır. Bu kazanımları, kamu görevlilerinin ve üyelerimizin desteğiyle biz aldık. Toplu sözleşme masasındaki terimizi çalışanlarla paylaşmak ve samimiyetimizi, gayretimizi, çabamızı aktarmak durumundayız. Meydanı sendika esnafına bırakmayınız. Bu mücadele bize destek veren bütün kamu görevlilerine, üyelerimize ve katkılarıyla toplu sözleşmeyi kazanımlar manzumesi haline getirmemizi sağlayan teşkilatımıza bir kez daha teşekkür ediyor ve maaş artışlarının bereketli, kazanımların hayırlı olmasını temenni ediyoruz.Özgürlüğün ve insan onurunun esas alındığı, emeğin değerli kılındığı, kamu görevlilerinin grev ve siyaset hakkına sahip olduğu, vesayetin ihtimal olmaktan dahi çıkartıldığı, eğitim çalışanlarının toplumsal saygınlığının daha da arttığı, gençliğin zamanın ruhunu yakaladığı, eğitim, çalışma ve siyaset hakkı boyutuyla kadın-kadın/kadın-erkek eşitliğinin istisnasız sağlandığı, terörün son bulduğu, kardeşliğin ülkenin her karışında hâkim olduğu, din ve vicdan hürriyetinin gerçek anlamıyla hayat bulduğu Yeni Türkiye için; geleneklerimizin, medeniyet değerlerimizin, inancımızın ve kardeşlik iklimimizin yol göstericiliğinde daha hızlı yol almak ve daha fazla sorumluluk almak adına büyük parçaya değil, bütüne talip olduğumuzu bir kez daha deklare ediyoruz. Yeni dönem hedefimiz, bütüne talip olma irademizi somutlaştıracak kadar büyümektir. Kimseye küsmeden, kimseyi küstürmeden, herkesi davet ederek, herkese kucak açarak, değerlerimizi kuşanarak büyümeye ve bütüne ulaşmaya kararlı olduğumuzu, ete kemiğe bürüyerek sahada göstermeye gayret etmeliyiz. Gayret bizden, tevfik Allah’tan.

Bir şeye inanan adam! Sen ne güzelsin!..Ey bu davanın ferdi yangınını orman yangınına çevirmek için yanan, kavrulan, kıvılcım saçan insan! Sen ne güzelsin!.

.Hepinizi Rabia selamıyla selamlayarak Allah’a emanet ediyorum." dedi.