“Öncelikle Kudüs üç büyük semavi dinin kutsal kaynağı olan bu bölgenin Hz. Davut, Hz. Süleyman krallıklarının merkezi Hıristiyanlarca Hz. İsa'nın çarmığa gerilip defnedildiğine inanılan şehir. Biz Müslümanlarca da Hz. Muhammed s.a.v miraca çıktığı yerdir. Kudüs Müslümanların ilk kıblesidir. Fazilet bakımından da, Mescidi Haram, Mescidi Nebevi ve Mescidi Aksa Müslümanların üç kutsal mekanıdır.
Bilindiği gibi Kudüs 1967 yılındaki 6 Gün Savaşlarından bu yana Birleşmiş Milletlerin tüm kararlarına ve uluslar arası hukuka karşın illegal bir şekilde İsrail işgali sürmektedir.
1917 yılında balfour deklarasyonu Filistin toprakları üzerinde Yahudilere ait bir devletin kurulmasına izin verildi. O tarihten itibaren Filistin'e Yahudi göçü hız kazandı.
1931 yılında Kudüs Müftüsü Hacı Emin el-Hüseyin'in girişimiyle Kudüs'te batılı devletlerin ve milletler cemiyetinin almış olduğu kararlara karşı 22 Müslüman'a ülkeden 153 temsilcinin katıldığı İslam genel kongresi düzenlendi.
1948 yılının 14 Mayısın da tarihi Filistin toprakları üzerine İsrail Devleti kuruldu. Arap Devletleri ile arasındaki savaşta İsrail sınırlarını genişletti. Batı Kudüs İsrail yönetimine Doğu Kudüs Ürdün yönetimine geçti.
1967 yılında Doğu Kudüs 6 Gün Savaşında İsrail tarafından işgal edildi.
1969 Kıble Mescidi Denis Micheal Rohan adlı Avustralyalı fanatik bir Yahudi'nin saldırısına maruz kaldı. Çıkan yangında Selahattin Minberi ile Güney duvarı tamamen yandı.
1977 yılında Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat İsrail'e ve Kudüs teki hakimiyetini kabul eden ilk Arap lider oldu.
1980 İsrail Kudüs'ü başkent ilan etti. B.M.G.K. 478 nolu kararı gereğince Kudüs'ün İsrail'in başkent olarak ilan edildiği tanımadı.
2000 yılında dönemin İsrail Başbakanı Ariel Şaron'un Mescidi Aksaya baskın düzenlemesi ikinci intifanın kıvılcımı oldu.
2003 yılından itibaren Yahudi yerleşimcileri Mescidi Aksa'nın avlusuna almaya başladı, zaman zaman da Müslümanların girişlerine yaş sınırlaması getirmeye başladı.
2016 yılında B.M.G.K. 23 Aralık'taki İsrail işgali altındaki Doğu Kudüs ve diğer Filistin topraklarında yasa dışı tüm faaliyetlerin derhal ve tamamen durdurulmasını talep etti.
Ancak 2017 A.B.D. Büyük Elçiliğini Kudüs'e taşıyacağını bildirdi. Türkiye ve birçok İslam ülkesinin girişimiyle 193 üyeli B.M. genel kuruluna sunuldu ve A.B.D. nin tehditlerine rağmen 9 a karşı 128 oyla kabul edildi. Yani Büyük Elçiliğin açılamayacağı kabul edilmiş oldu.
Tüm bunlara rağmen Birleşmiş Milletlerin reddetmesine rağmen A.B.D kararından vazgeçmiş değil. Biz bunu şiddetle kınıyoruz. Artık birilerinin buna dur demesi gerektiğine inanıyoruz. B.M. kararına rağmen A.B.D. destekli İsrail, Filistin de terör estirmeye devam ediyor ve biz İsrail ile A.B.D yi şiddetle kınıyoruz.
Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir, Kudüs bizim Miracımızdır, Kudüs bizim ilk kıblemizdir”
