Miyom, rahim dokusundan kaynaklanan iyi huylu bir tümördür. 35 yaş ile menopoz arası üremenin aktif olduğu dönemlerde, her 3 kadından birinde görülür. 

“Ameliyatsız miyom tedavisindeki işlemde hastanede kalma süresi kısa ve Hamile kalma şansı da kaybolmuyor” diyen Özel Doğuş Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Mehmet DUMAN, Miyom Tedavisi hakkında bilgilendiriyor.

Op. Dr. Mehmet DUMAN “Miyom tanısında ilk basamak ultrasonografidir. Ultrasonografide 7-8 cm'den büyük veya birden çok sayıda miyom görülürse, ayrıca belirti ve şikayetler de varsa MR incelemesi yapılmalıdır. Çünkü MR ile miyomların kesin sayısı ve yerleşimleri belirlenir. Varsa eşlik eden başka hastalıkların görülmesi (örneğin adenomyozis), çevre dokuların ve yumurtalığın incelenmesi gibi birçok değerli bilgi edinilir. Zaten şikayetleri olan ve tedavi kararı alan hastalarda MR incelemesi yapmak rutin haline gelmiştir.” ifadelerini kullandı.

Op. Dr. Mehmet DUMAN ayrıca "Miyomektomi" yani rahimi tamamen almadan, sadece miyomu alarak yapılan ve "Histerektomi" yani rahimin tamamen alınması gibi cerrahi yöntemlerin yanında ameliyatsız miyom tedavilerinde de bahsetti. 
Mehmet DUMAN “Ameliyatsız yöntemde, rahim ve yumurtalıklar yerinde kalır. Ameliyat ve kesi gerektirmez. İşlem ve hastanede kalma süresi kısadır. Kan kaybı yoktur.
Yan etki ve komplikasyon oranları oldukça düşüktür. Hamile kalma şansı her zaman kaybolmaz. Başlıca ameliyatsız miyom tedavi yöntemleri; RF ablasyon ve miyom embolizasyonudur.” dedi. 

RF Ablasyon’un Özel bir iğneyle miyomun içine girilerek yapıldığını ve bu özel iğneyle miyom içine radyofrekans enerjisi iletildiğini bu enerjininde miyom içinde ısı artışına neden olarak ısısal hasarla tedavinin gerçekleştiğini ifade eden Op. Dr. Mehmet DUMAN; “bir diğer yöntem olan Miyom Embolizasyonu’nda Anjiyografik yöntemle Lokal Anestezi altında yapıldığını ve kasıktaki bir atardamardan girilerek özel ince mikrokateterler kullanılarak yapıldığını” söyledi.

Ameliyatsız Miyom Tedavisinde ana amaç; miyomu besleyen atardamarları milimetreden daha küçük partiküllerle (parçacıklar, mikroküreler) tıkamak ve miyomu oksijensiz, besinsiz bırakmaktadır. Böylece miyom gittikçe küçülür (6 ay içinde maksimum küçülme sağlanır) ve doku ölümü gerçekleşir. Boyut ve sayı limiti sınırlayıcı olmayan tedavi yöntemidir.